Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 702 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4850 - Esas Yıl 2013
Tebliğname No : 1 - 2013/20080MAHKEMESİ : Adıyaman 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 08/11/2012, 2011/228 (E) ve 2012/279 (K)SUÇ : Kasten öldürme TÜRK MİLLETİ ADINA Sanık Şemdin hakkında maktul Hakan'ı kasten öldürme suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelemesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği ve haksız tahrikin varlığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçeler ile kısmen kabul kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçesinde yasal savunma koşullarının varlığına, katılanlar vekilinin suç vasfına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; a-Oluşa, dosya içeriğine ve aksi kanıtlanamayan sanık savunmasına göre; sanığın Adıyaman Üniversitesi Turizm Meslek Yüksek okulunda öğrenci olduğu, olay tarihinden yaklaşık bir yıl önce kahvehanede maç izlerken maktul ile tanıştığı ve arkadaş olduğu, zaman zaman maktule ait işyerine gitmeye başladığı, maktulün de sanığın kaldığı eve gidip gelmeye başladığı, bu şekilde samimiyetlerinin ilerlediği, 2010 yılı aralık ayı içerisinde sanığın, maktule ait araç ile birlikte gezdikleri sırada, maktulün aracı il dışında bulunan boş bir araziye çektiği, maktulün burada sanık ile anal yoldan zorla ilişkiye girdiği, maktulün fizik olarak da sanıktan daha iri yapılı ve güçlü olması nedeniyle sanığın karşı koyamadığı, daha sonraki zamanlarda da maktulün sanığa kameraya kayıt yaptığından ve sanığı etrafa rezil edeceğinden bahisle tehdit ederek sanık ile ilişkiye girmeye devam ettiği, olay tarihinden birkaç gün önce sanığın maktulün kiraladığı eve maktulün isteği ile taşındığı, olay tarihi de akşam saatlerinde, maktulün sanığı arkadaşlarının yanından cep telefonu ile çağırdığı, evde birlikte oldukları sırada yine sanığa ilişki teklifinde bulunduğu, sanığın kabul etmemesi üzerine sinirlenen maktulün getirdiğim arkadaşlarım ile de birlikte olacaksın diyerek sanığa bağırması üzerine sinirlenen sanığın, önceki olayların da etkisi ile maktulü üzerinde taşıdığı bıçak ile yaralamak suretiyle öldürdüğü olayda, maktulden sanığa yönelen ve haksız tahrik teşkil eden eylemlerin niteliği, sürekliliği ve ulaştığı boyut dikkate alınarak, 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören TCK.nun 29. maddesinin uygulanması sırasında, haksız tahrik nedeniyle alt sınıra yakın bir ceza belirlenmesi yerine yazılı şekilde asgari oranda indirim yapılarak 18 yıl hapis cezası tayini suretiyle fazla cezaya hükmolunması, b-Kendilerini vekille temsil ettiren katılanlar Zahide, Hacı, Cansu ve Hüseyin lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), bozma nedenine ve tutuklulukta geçen süreye göre sanık müdafiinin tahliye isteminin reddine, 12/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.