Tebliğname No : 8 - 2010/29259MAHKEMESİ : Bursa 4. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 21/07/2009, 2009/206 (E) ve 2009/224 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1) Sanık Remzi'nin kasten güvenliği tehlikeye sokma suçundan hakkında verilen beraat kararını temyizinde hukuki bir yararı bulunmadığından, sanık müdafiinin bu hükmün gerekçesine yönelik olmayan temyiz isteminin, CMUK.nun 317.maddesi gereğince reddine karar verilmiştir. 2) Sanık Remzi hakkında mağdur Emrullah'ı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelemesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, soruşturma sonuçlarına uygun şekilde takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçeler ile kısmen kabul kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suçun taksirle işlendiğine, haksız tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; a) Oluşa ve dosya içeriğine göre; mağdur Emrullah'ın sanık Remzi'nin kayın biraderi olup aynı köyde ikamet ettikleri, olay günü gündüz saatlerinde evinin balkonunda alkol alıp havaya ateş eden sanığa, bahçesinde çalışan mağdurun kızarak bağırması üzerine sanığın, mağdurun yanına geldiği, aralarından çıkan tartışma sonucunda mağdurun sanığı darp ettiği, tanık Fatma'nın araya girmesi sonucu ayrıldıkları, daha sonra mağdurun traktörü ile geldiğini gören sanığın çifte kırma av tüfeği ile traktörün önüne çıktığı, av tüfeği ile hedef gözeterek yaptığı ilk atışta mağdurun traktör lastiğinin arkasına saklandığı, ancak mağdurun sanığa doğru hareket etmesi üzerine sanığın yaklaşık 5 metre mesafeden tekrar av tüfeği ile ateşi sonucu mağdurun batın sol yana isabet eden av tüfeği saçma tanelerine bağlı omentum ve kolon yaralanması sonucu hayati tehlike geçirecek şekilde yaralandığı, mağdurun yere düşmesi nedeniyle, sanığın da tüfeği olay yerinde bırakarak kaçtığı olayda; Sanığın olayda kullandığı silahın etkinliği, atış mesafesi, hedef alınan vücut bölgesi, yaranın yeri ve niteliği ile mağdurun kendini kaybederek yere düşmesi üzerine sonuç aldığını düşünen sanığın eylemini devam ettirmediği olayda; eyleme bağlı olarak ortaya çıkan kastın öldürmeye yönelik olduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde silahla kasten yaralama suçundan hüküm kurulması, b) TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sadece sanıkların kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), kurulan hükümde sanık aleyhine temyiz istemi bulunmadığından CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 27/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.