TEBLİĞNAME : 1-B/2011/125190MAHKEMESİ :(İSTANBUL) Yedinci Ağır Ceza MahkemesiTARİH VE NO :08.12.2010-131/428SUÇ:Kasten öldürmek M.. T..'u kasten öldürmekten sanıklar E.. S.. ile H.. S..'nin yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (İSTANBUL) Yedinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08.12.2010 gün ve 131/428 sayılı hüküm resen temyize tabi olmakla beraber Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafii tarafından da istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanıkların kasten insan öldürme suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliklerini tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Hakan müdafıinin vesaireye, sanık Erdoğan müdafıinin sübuta vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; A) Tanıklar Murat, Ferdi, Cemil ve Ahmet'in soruşturma evresinde alınan anlatımlarında, maktulün olaydan bir gün önce sanıkların kaldığı yer ve üzerlerine benzin dökerek yakmaya çalıştığı, bir başka olayda sanık Erdoğan'ı bıçakla yaraladığı, sanığın Haseki Hastanesinde tedavi gördüğü ve kendisini yaralayan maktulü öldüreceğini söylediğini bildirmeleri karşısında, maktul hakkında sözü edilen iddialarla ilgili olarak soruşturma açılıp açılmadığı, sanık Erdoğan'ın yaralanmasıyla ilgili bir sağlık kuruluşunda tedavi olup olmadığı hususları araştırılarak sonucuna göre sanıklar lehine haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanamayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmeyerek, yazılı şekilde sanıkların üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmemelerinden dolayı haklarında haksız tahrik hükümlerinin uygulanamayacağının hüküm altına alınması; B) Sanıklar hakkında, hükmedilen hapis cezalarının yasal sonucu olarak TCK'nun 53. Maddesinin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi; Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiılerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, resen de temyiz incelemesine tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 16.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.