Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 664 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 3440 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 1 - 2012/84595MAHKEMESİ : Gaziantep 1. Ağır Ceza Mahkemesi TARİHİ VE NO : 02/12/2011, 2011/130 (E) ve 2011/484 (K)SUÇ : Çocuğu öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA 1-Sanık Selim Yavuz hakkında,mağdur Ercan'a yönelik kasten yaralama ve 6136 sayılı yasaya aykırılık suçu ile sanık Ercan hakkında kasten yaralama suçundan 5271 sayılı CMK'nun 231/12 maddesi uyarınca kurulan,hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar,temyizi kabil olmayıp, itiraz yasa yoluna tabi bulunduğundan,mahallince değerlendirme yapılmak üzere temyiz incelemesi dışı bırakılmıştır. 2- İddianamenin kabulü kararının 2.sayfasının mahkeme başkanı tarafından imzasız bırakılması,mahallinde tamamlanması mümkün eksiklik olarak değerlendirilmiştir. 3-Suç tarihi itibariyle 18 yaşından küçük olan mağdur Sercan'ın,18 yaşını doldurduktan sonra yapılan 27.07.2011 tarihli celsede,anne ve babasının velayeten çıkardığı vekaletname uyarınca davaya katılma talebinde bulunan avukatın azline yönelik beyanda bulunmadığı gibi kendisinin de davaya katılma talebinde bulunduğu anlaşılmakla,bu husus sonuca etkili görülmediğinden bozma nedeni yapılmamıştır. 4-Sanık Selim Yavuz hakkında mağdur Sercan'a yönelik öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan temyiz incelemesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip,sanığın suçunun sübutu kabul,takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde ve duruşmalı incelemede; eksik incelemeye, sübuta, haksız tahrikin varlığına, meşru savunmaya, fazla ceza tayin edildiğine vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak, Oluşa ve dosya kapsamına göre; Mağdur ile sanığın aynı mahallede oturdukları, olay günü sanığın arkadaşlarının düğün davetiyesi vermek üzere sanığın yanına geldiklerinde, araçlarını sokak içerisinde hızlı kullanmaları nedeniyle,mağdurun ağabeyi olan E.. A..'un sanığı bu konuda uyardığı,bu sebeple sanık ile E.. A.. arasında tartışma başladığı,tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine sanığın E.. A..'u bıçakla yaraladıktan sonra, evine gelmekte olan mağduru görerek onunda kavgaya karışacağı düşüncesiyle elinde bulunan bıçakla, mağduru göğüs ve batın bölgesinden birer isabetle cilt,cilt altı ve yumuşak doku seyirli olmak üzere,batın sol alt kadran bölgesinden ise bir isabetle batına nafiz şekilde yaraladığı olayda, Sanığın ani gelişen hareketli kavga ortamında mağdura bıçakla vurmuş olması, hayati bölgelerin hedef alındığını gösterir kesin kanıt bulunmaması,yaraların sayısı ve nitelikleri dikkate alındığında ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu anlaşılmakla,sanığın kasten bıçakla yaralama suçundan TCK.nun 61. maddesi uyarınca, suçun işleniş biçimi, suçun işlendiği yer gibi hususlarda gözönünde bulundurularak, alt sınırdan uzaklaşılmak suretiyle cezalandırılması yerine, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde "öldürmeye teşebbüs" suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup,sanık müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden,resen de temyize tabi bulunan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA),30/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.