Tebliğname No : 1 - 2012/23946MAHKEMESİ : İstanbul 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 21/12/2011, 2011/225 (E) ve 2011/407 (K)SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Temyiz edenlerin sıfatları ve dilekçelerinin içeriklerine göre temyiz incelemesi, sanık Alekber’in “öldürmeye teşebbüs”; sanık Yaşar Yücel’in “kasten yaralama” suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri yönünden yapılmıştır. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Alekber’in eyleminin sübutu kabul, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanık Yaşar Yücel hakkında “kasten yaralama” suçundan mahkumiyet hükmü kurulmuş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar müdafiilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; a) Sanık Alekber’in eyleminden kurulan hüküm yönünden, Dosya kapsamına göre, arkadaş olan sanıkla mağdurun alkol aldıkları bir ortamda, aksi kanıtlanamayan savunmaya göre, mağdurun hakaret etmesi üzerine aralarında çıkan tartışmanın kavgaya dönüştüğü, kavga sırasında sanığın batın bölgesinden bir kez bıçakladığı mağduru, ince bağırsak yaralanmasına ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaraladığı, akabinde eylemine kendiliğinden son verdiği olayda, Hareketli kavga ortamında, darbe sayısı ve engel halin olmayışı da dikkate alınarak, sanığın eylemine bağlı olarak ortaya çıkan kastının yaralamaya yönelik olduğu anlaşıldığı halde, “kasten yaralama” suçundan 1 ile 3 yıl aralığında hapis cezası öngören TCK’nun 86/1. maddesi ve aynı Kanunun 61. maddesi uyarınca, suçun işleniş biçimi, suçun işlendiği yer ve sanığın kasta dayalı kusurunun ağırlığı gibi hususlar bir arada değerlendirilerek, makul bir ceza yerine, suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde “öldürmeye teşebbüs” suçundan cezalandırılması, b) Sanık Yaşar Yücel’in “kasten yaralama” suçundan kurulan hüküm yönünden, Sanığın üzerine atılı “kasten yaralama” suçunu işlediğine yönelik, mağdurun soyut beyanı dışında, her türlü şüpheden uzak, mahkumiyetine yeter derece ve nitelikte somut ve inandırıcı kanıtlar bulunmadığından, beraatı yerine, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin, tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 21/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.