Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6602 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 1387 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 1/B - 2011/396339MAHKEMESİ : Ankara 3. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ ve NO : 20/09/2011, 2011/97 (E) ve 2011/194 (K)SUÇ : Eşini öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık İ.. Ş..'in eşi H.. Ş..'i kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilerek reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suç vasfına, haksız tahrik nedeniyle yapılan indirim miktarının azlığına, takdiri indirim uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa, dosya içeriğindeki delillere ve özellikle tarafların müşterek kızı olan tanık Betül'ün aşamalardaki anlatımlarına göre; sanık ile mağdurun karı koca oldukları, sanığın başka bir kadınla olan ilişkisi nedeniyle aralarında geçimsizlik ve açılmış bir boşanma davasının bulunduğu, olay günü mağdurun kızı ile birlikte çarşıya çıkmasına sinirlenen sanığın eve dönen mağdura "nerede kaldın, Allah belanı versin, nerede sürtüyorsun" diyerek hakaretler edip boğazını sıktığı, kendisine engel olmak isteyen kızı tanık Betül’e aldırış etmeyerek mutfaktan aldığı bı??ak ile mağduru batın, sırt ve göğüs bölgelerinden isabetle, ince bağırsak yaralanmasına yol açacak ve yaşamını tehlikeye sokacak şekilde yaraladığı olayda; 1- Meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte dikkate alınarak, 13 yıldan 20 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35. maddesi uyarınca yapılan uygulama sırasında, makul bir ceza tayini yerine yazılı şekilde 20 yıl hapis cezasına hükmolunarak fazla ceza tayini, 2- Mağdurdan sanığa yönelen ve haksız tahrik teşkil eden söz veya davranış bulunmadığı halde sanığa verilen cezadan TCK’nun 29. maddesi uyarınca indirim yapılması, 3- Kabul ve uygulamaya göre ise; hak yoksunluklarının uygulanmasına ilişkin fıkrada, 5237 sayılı TCK.nun 53/3 fıkrası uyarınca aynı maddenin 1-c bendinde yer alan sanığın kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilirken, belirtilen hak yoksunluklarının diğer kişiler yönünden cezanın infazı tamamlanıncaya kadar devamına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, resen de temyize tabi hükmün CMUK.nun 321 maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, CMUK.nun 326/son maddesi gözönünde tutulmak kaydıyla, 21.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.