Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 658 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 2371 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Kasten öldürme ve bu suça azmettirmeHÜKÜM : 1- Sanık ..., Sanık ..., Sanık ..., Sanık ..., Sanık ...: Maktul ...'ü iştirak halinde kasten öldürme suçundan TCK.nun 37. maddesi delaleti ile TCK.nun 81/1, 29, 62/1 maddeleri uyarınca neticeten sanıkların ayrı ayrı 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına.2- Sanık ...: Maktul ...'ü kasten öldürmeye azmettirme suçundan TCK.nun 38. maddesi delaleti ile TCK.nun 81/1, 29, 62/1 maddeleri uyarınca neticeten sanığın 15 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına.TÜRK MİLLETİ ADINA1-)Katılanların duruşmalı inceleme isteme hakkı bulunmadığından, katılanlar vekilinin duruşmalı inceleme isteminin reddine,2-)Sanıklar ... hakkında kasten öldürmeye azmettirme, sanıklar ..., ... ve ... hakkında kasten öldürme suçundan mahkemece verilen 12.12.2014 tarihli, 2014/296 esas ve 2014/361 karar sayılı hüküm yasal süresi içinde sanık ... müdafii tarafından 19.12.2014, sanık ... müdafii tarafından 15.12.2014, sanık ... müdafii tarafından 19.12.2014, sanık ... müdafii tarafından 12.12.2014 tarihinde temyiz edilmiş ise de, sanıklar ... ve ... 23.12.2014, sanık ... 18.12.2014, sanık ... 18.12.2014 ve 05.05.2015 tarihli dilekçelerinde hükmün onanmasını istediklerini beyan ettiklerinden, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 05.02.2008 gün ve 1-9/15 sayılı kararına göre, sanıkların CMK'nın 266. maddesi uyarınca temyiz talebinden vazgeçme niteliğinde bulunan istemleri nedeniyle bu sanıklar hakkında kurulan hükümler yönünden katılanlar vekilinin temyiz istemi ve ceza miktarı itibariyle re'sen, sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümler yönünden ise bu sanıklar müdafii, katılanlar vekili ve ceza miktarı itibariyle re'sen yapılan incelemede;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'ın kasten öldürmeye azmettirme, sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'in kasten öldürme suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçlarının niteliği tayin, sanıklar ..., ..., ... ve ...'ın suçlarında kusurluluğu azaltan haksız tahrik ve tüm sanıkların suçlarında cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma üzerine verilen hükümlerde eleştiri ve düzeltme nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanık ... müdafilerinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemede, eksik incelemeye, sübuta, sanığın fail olarak değil suçu yardım eden olarak cezalandırılması gerektiğine vs.ye yönelen, sanık... müdafiinin bir sebebe dayanmayan, katılanlar vekilinin sanıkların tasarlayarak öldürme suçundan cezalandırılmaları, haklarında haksız tahrik ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine vs.ye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle;A-)Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkında öldürme suçundan kurulan hükümler ile ilgili olarak; 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53.maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden. CMUK'nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK'nın 53.maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK'nın 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, ceza miktarı itibariyle re'sen de temyize tabi bulunan sanık ... hakkında kasten öldürmeye azmettirme, sanıklar ..., ... ve ... hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,B-)Sanıklar ... ve ... hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hükümler yönünden yapılan incelemede;Sanıklar hakkında maktül ...'i öldürme suçundan mahkemece kurulan 08.11.2012 tarihli, 2011/64 esas ve 2012/517 karar sayılı hükmün, sanıklar müdafiii tarafından temyizi üzerine Dairemizce yapılan inceleme sonunda verilen 07.04.2014 tarihli, 2014/64 esas ve ve 214/2205 karra sayılı bozma ilamında “Sanık ... ile maktul ... arasında meydana gelen tartışma sırasında, sanığın küfür etmesi üzerine, maktulün de sanığın yüzüne kafa atarak yaraladığı ve bu olayın devamı niteliğinde öldürme eyleminin sanıklar tarafından gerçekleştirildiği anlaşılmakla; ilk haksız hareketin sanık ... tarafından gerçekleştirildiği kabul edilse dahi etki tepki dengesi dikkate alındığında, maktulün sanığı yaralaması nedeni ile tahrikte dengenin sanıklar lehine bozulduğu nazara alınarak, sanıklar ... ve ... yararına asgari düzeyde haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğinin düşünülmemesi,” gerektiği şeklinde sadece sanık ... ve oğlu ile kardeşleri hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiği tereddüte yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesine ve bu bozma ilamına uyulmasına, maktülden kaynaklanan ve sanık ...'in yanında çalışan sanıklar ...ile ...'ye yönelen haksız fiil niteliğinde herhangi bir söz ve davranış bulunmamasına rağmen, “...işçilik sıfatı bulunan ...ve Ümit hakkında tahrik hükümlerinin uygulanmamasının hakkaniyete uygun olmayacağı, zira uzun süredir ... yanında çalışan ...ve ...'in çalıştıkları süre zarfında aralarında oluşan münasebet gereği olay günü diğer sanıklara katılarak maktülün öldürülmesi olayına iştiraklerinin olması karşısında bu sanıklar yönünden de tahrik nedeniyle cezadan indirim yapılmasının hak ve nesafet kurallarına uygun düşeceği” gerekçesiyle sanıklar ...ve...lehine de haksız tahrik hükmünün uygulanması suretiyle bu sanıklar hakkında eksik ceza tayini,Yasaya aykırı, sanık... müdafii ve katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, sanıklar ..., ... hakkında kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce hilafına BOZULMASINA,22/02/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.