Kastın aşılması suretiyle Hüriye'nin ölümüne sebebiyet vermekten sanık Fatma'nın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (Gebze Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 14.12.2006 gün ve 18/453 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan, dava dosyası C.Başsavcılığı'ndan tebliğname ile Dairemize gönderilmekle incelendi ve aşağıdaki karar tespit edildi. Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı tahrik ve takdiri indirim nedeninin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin hareketle netice arasında illiyet bağı bulunmadığına, tahrikin derecesine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak; Olay günü sanığın eşi Esefin maktule Huriye'yi sanıkla birlikte oturdukları eve getirdiği ve sanığa maktuleyi ikinci eş olarak alacağını söylediği, bu nedenle aralarında kavga çıktığı, kavga sırasında sanığın kalp hastası olduğunu bilmediği maktuleye eliyle vurup basit tıbbi müdahaleyle giderebilecek şekilde yaraladığı, maktulenin kendisinde mevcut kronik kalp hastalığının olayın stresi ve eforu neticesinde aktif olmasına bağlı solunum ve dolaşım yetmezliği sonucu öldüğü, ölümle sanığın eylemi arasında illiyet bağının bulunduğu olayda; sanığın eyleminin 765 sayılı TCK'nın 452/2. maddesinde düzenlenen suçu, 5237 sayılı TCK açısından ise eylemin 86/2, 22/3. maddeleri delaletiyle 85/1. maddesinde düzenlenen taksirle ölüme sebebiyet verme suçunu oluşturduğu, bu nedenle 765 sayılı TCK ile 5237 sayılı TCK'nın olayla ilgili bütün hükümlerinin yargı denetimine imkan verecek şekilde somut olarak karşılaştırılması ve lehe yasanın tespiti ile uygulama yapılması gerekirken, lehe yasa karşılaştırmasında olayda uygulama yeri bulunmayan 5237 sayılı TCK'nın 87/4. maddesi esas alınarak yazılı şekilde uygulama yapılması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA), 02.11.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi.