Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 6470 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 5034 - Esas Yıl 2015
Tebliğname No : 1 - 2015/207193MAHKEMESİ : Alaşehir Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 21/04/2015,2014/231 (E) ve 2015/81 (K)Suç : Beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunman kişiyi öldürme, suç delillerini gizleme ve yok etmeTÜRK MİLLETİ ADINA 1-) Sanık H.. A.. müdafii sanık hakkında kurulan hükmü yasal süresi içerisinde temyiz etmiş ise de, sanık 08.05.2015 ve 18.05.2015 tarihli dilekçeleriyle temyiz isteminden feragat ettiğinde, bu sanık hakkında kurulan hüküm ceza miktarı itibariyle re'sen temyize tabi olduğundan ve ayrıca katılanlar vekili tarafından temyiz edildiğinden, re'sen ve katılanların temyizi ile sınırlı olarak incelenmiştir.2-) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar A.. Ö.. ve H.. A..'ün öldürme suçlarının sübutu kabul, cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, sanık E.. O..'un eyleminin suç delillerini gizleme, yok etme olarak nitelendirilmesinde ve dava zamanaşımı süresi gerçekleştiğinden, sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle TCK'nun 102/4, 104/2 ve CMK'nun 223/8. maddeleri uyarınca düşürülmesine, sanık A.. İ..'in öldürme suçu ile ilgili olarak elde edilen delillerin mahkumiyete yeter nitelik ve derecede bulunmadığından beraatine karar verilmesinde isabetsizlik görülmediğinden, sanık Ahmet müdafiinin bir sebebe dayanmayan, katılanlar vekilinin, sanıklar Ahmet ve Halil'e verilen ceza miktarının az olduğuna, sanıklar Eyüp ve Ali'nin öldürme suçundan cezalandırılmaları gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle;A-) Sanık A.. İ.. hakkında maktul M.. T..'u öldürme suçundan verilen beraat kararı ile sanık E.. O.. hakkında suç delillerini gizleme ve yok etme suçundan dava zamanaşımı nedeniyle verilen kamu davasının düşürülmesine ilişkin kararın tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,B-) Sanıklar A.. Ö.. ve H.. A.. hakkında beden ve ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiyi canavarca his saikiyle öldürme suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;04.11.1992 tarihinde maktulün gövdesinden ayrılmış olan kesik başının bulunması üzerine yapılan ölü muayene ve otopsi tutanağına göre maktulün künt kafa travmasına bağlı beyin doku harabiyeti ve beyin kanaması sonucu öldüğünün kesin olarak tespit edildiği, henüz kesilen başı bulunmadan gövdesi üzerinde yapılan otopside belirlenen ölüm sebebinin o anki mevcut bulgulara göre belirlendiğinin doktor bilirkişi tarafından beyan edildiği gibi ölmeden önce kendisine eziyet edildiğini, işkence edildiğini kabule götürebilecek herhangi bir bulgunun tespit edilmediği, maktulün henüz yaşadığı sırada baş ile gövdenin ayrılmasına neden olan boyundaki kesinin gerçekleştirildiğine dair sanıkların savunmalarının aksine bir delil bulunmadığı; suçun çok vahşice işlenmesinin tek başına suçun canavarca hisle ya da eziyet çektirerek işlendiğini kabule yeterli bulunmadığı, canavarca hisle öldürme, sırf öldürmüş olmak için öldürme, ölenin acı çekmesinden zevk duymak için öldürme olup, eziyet çektirerek öldürme ise ölümü meydana getirme bakımından zorunlu olmayan ve ölüme takaddüm eder vahşice hareketler olup sanığın öldürme kastının yanında işkence ya da eziyet çektirme kastının da bulunması gerektiği, sanığın canavarca hisle ya da eziyet çektirerek öldürme amacıyla hareket ettiğini kabule yeterli her türlü kuşkudan uzak yeterli kesin kanıt bulunmadığı, ayrıca suç tarihi itibariyle beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak durumda bulunman kişiyi öldürme suçunun 5237 sayılı TCK'nun da nitelikli öldürme olarak düzenlendiği, suç tarihi itibariyle bu bende göre sanıkların cezalandırılmalarının da mümkün olmadığı, sanıkların eylemlerinin kasten öldürme suçunu oluşturduğu ve bu suçtan lehe yasa değerlendirilmesi yapılarak ve dava zamanaşımı süresi de göz önünde bulundurularak sanıkların hukuki durumlarının değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeksizin suç vasfında hata edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması,Yasaya aykırı ve sanık A.. Ö.. müdafii ile katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, sanıklar A.. Ö.. ve H.. A.. hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerinin tebliğnamedeki düşünce hilafına BOZULMASINA, bozma nedenine, tutuklulukta geçirdikleri süreye göre sanıklar A.. Ö.. ve H.. A..'ün TAHLİYELERİNE, başka suçtan tutuklu ya da hükümlü değiller ise derhal salıverilmesi için yazı yazılmasına, 28/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.