Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6452 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 5122 - Esas Yıl 2009





TEBLİĞNAME : 1-B/09/104315MAHKEMESİ :(GAZİANTEP) Üçüncü Ağır Ceza MahkemesiTARİH VE NO :08/01/2009-74/03SUÇ :Hayati tehlike geçirecek şekilde yaralamak A.. P..'ı hayati tehlike geçirecek şekilde yaralamaktan sanık Ş.. Ş..'in yapılan yargılanması sonunda: hükümlülüğüne ilişkin (GAZİANTEP) Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08/01/2009 gün ve 74/03 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin meşru savunmanın varlığına, haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiğine vesaireye, sanığın meşru savunmanın varlığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, emanet olarak aldığı motosiklet ile yolda seyir halindeyken, yürümekte olan mağdura çarpması sonucu yaşanan ilk tartışmadan sonra evine gidip yanına aldığı bıçakla mağduru yeniden bulduğunda, göğüs sol meme bölgesini hedef almak suretiyle bir kez vurarak toraksa ve batına nafiz, sol akciğer, diyafram ve midede yaralanmaya, mağduru hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı; eylemine, araya giren tanık Sadık'ın müdahalesiyle devam edemediği olayda; Sanığın kastının öldürmeye yönelik olduğu ve kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması gerektiği halde, yaralama suçundan hüküm kurulması, Yasaya aykırı olup, hükmün bu nedenle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, aleyhe temyiz bulunmadığından 1412 sayılı CMUK.nun 326/son maddesi gereğince ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkının korunmasına, sanığın tutuklulukta kaldığı süre, ceza miktarı dikkate alınarak tahliye talebinin reddine, 07/10/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.