Tebliğname No : 1 - 2015/348145MAHKEMESİ : Ödemiş Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 31/10/2013, 2012/202 (E) ve 2013/230 (K)Suç : Kasten öldürme, suç delillerini gizlemeTÜRK MİLLETİ ADINA I-)Sanık G.. N.. hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık G.. N..'nın suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir nedenin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde düzeltme nedeni dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanığın “delilleri gizleme kastının olmadığına” vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulamanın hukuka aykırı olduğu anlaşılmakta ise de; bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 1412 sayılı CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK'nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ONANMASINA, II-)Sanıklar Cem, Yaşar ve Mehmet hakkında kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz istemlerinin incelenmesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık C.. İ..'in maktul T.. A..'ı kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre sanık Cem hakkında verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanık Cem ve müdafiinin “adil yargılanma hakkının ihlâl edildiğine, sanığın eylemi ile maktulün ölümü arasındaki nedensellik bağının araştırılmadığına, takdiri indirim hükümlerinin uygulanması gerektiğine”, vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 1-) Maktulün, olay günü saat 21:45 sıralarında sanık Cem'in cep telefonunu arayıp aramadığının araştırılması, tanık B.. E..'ın beyanlarının arama kayıtları ile birlikte göz önünde bulundurulması, sonucuna göre de sanık Cem hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz gerekçelerle TCK'nun 29. maddesinin uygulanmaması, 2-)Sanık Cem'in, maktul Tahir'e bıçakla vurup öldürdüğü olayda tanıklar E.. S.., M.. N.., Vasfiye Narlı, H.. N.., K.. E.., İ.. E.., T.. K.. ile sanıklar G.. N.. ve M.. C..'ın kolluk görevlilerince alınan ilk ifadelerinde “maktulün, sanık Cem tarafından bıçaklanmasından hemen sonra sanık Yaşar'ın olay yerine bir araç ile geldiğini ve araçtan inerek maktulün üzerine doğru yürüdüğü sırada olay yerinde bulunan kişilerin Yaşar'ı tuttuklarını” beyan ettikleri, maktulün vücudunda tek bir bıçak darbesinden başka yara bere izinin tespit edilmediği, duruşmada dinlenen tek başına gizli tanığın çelişkili beyanlarına itibar edilemeyeceği, diğer tanıkların dosya içeriği ile uyumlu beyanları ile sanık Yaşar'ın savunmaları birlikte değerlendirildiğinde yüklenen suçu işlemediğine yönelik savunmasının aksine, hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı kanıtların bulunmadığı, oluşan şüpheli durumun sanık Yaşar lehine yorumlanması gerektiği gözetilmeden beraati yerine, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,2-)C.. İ..'in, maktule bıçakla saldırması üzerine sanık Mehmet'in, Cem'in kollarından tutarak eylemine devam etmesine engel olmaya çalıştığı, bu sırada G.. N..'nın ise Cem'in elindeki bıçağı alıp sakladığı anlaşılan olayda; yüklenen suçu işlemediğini savunan sanığın savunmasının aksine, suçun delillerini gizleme amacıyla hareket ettiğini gösterir, hukuka uygun, kuşkudan uzak, kesin, yeterli ve inandırıcı kanıtların bulunmadığı gözetilmeden, sanık Mehmet'in beraati yerine, hatalı değerlendirmeyle yazılı biçimde mahkumiyetine karar verilmesi,3-) Kabul ve uygulamaya göre de;a)Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın 90. maddesinin delaleti ile Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin 6/3-c. maddesi gereğince, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, anılan maddede yer alan ücretsiz müdafii yardımından yararlanma koşullarından “Adaletin selametinin gerektirmesi” kıstası ile ilgili yerleşmiş içtihatları dikkate alınarak; sanıkların 5271 sayılı CMK'nun 150/3.maddesi gereğince kendisine atanan zorunlu müdafii yardımından ücretsiz olarak faydalanma hakları bulunduğu halde, bu hususun yargılama giderleri arasında gösterilmesi, 3-)24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında, sanıkların hukuki durumlarının yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık Mehmet'in, sanık Yaşar ve müdafiinin, sanık Cem ve müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye kısmen uygun olarak BOZULMASINA, bozma sebebi gözetilerek sanık Y.. İ..'in başka suçtan tutuklu veya hükümlü değil ise TAHLİYESİNE, 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.