Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6375 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 3457 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 1 - 2012/90489MAHKEMESİ : Niğde Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 27/01/2012, 2011/306 (E) ve 2012/13 (K)SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralama, mala zarar verme. TÜRK MİLLETİ ADINA 1-a) Yerel Cumhuriyet Savcısının 01.02.2012 tarihli temyiz isteminden sonra, 14.02.2012 tarihli dilekçe ile temyiz talebinden vazgeçtiği anlaşılmakla, yerel Cumhuriyet Savcısının, b) Katılan-sanık Şakir hakkında yaralama; sanık Mevlüt hakkında mala zarar verme suçlarından verilen adli para cezaları hüküm tarihinde yürürlükte bulunan CMUK.nun 305. maddesi uyarınca miktarı itibariyle kesin nitelikte olup temyiz kabiliyetleri bulunmadığından, bu suçlara yönelik, temyiz istemlerinin CMUK.nun 317.maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Mevlüt'ün kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, haksız tahrike ve takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin derecesi ve niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suç vasfına, haksız tahrikin derecesine vesaireye; yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; sanığın, mağdurun karın bölgesine bıçakla bir kez kuvvetli şekilde vurarak mide ön yüzünde, karaciğer sol lobda ve dalakta yaralanmaya ve yaşamsal tehlike geçirmesine ve organ işlevinin yitirilmesi niteliğinde olacak şekilde dalağının alınmasına neden olduğu olayda; Kasten yaralamanın kişinin duyularından veya organlarından birinin işlevinin yitirilmesine neden olması ve bu suçun silahla işlenmesi halinde öngörülen hapis cezasının sekiz yıldan az olamayacağı; olayımızda olduğu gibi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngören TCK.nun 86/1.maddesi uyarınca temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmayı gerektiren nedenlerin bulunması halinde bu cezanın üst sınırının on iki yıl on sekiz aya kadar ulaşabileceği (TCY'nın 86/1, 86/3-e, 87/2-b, 87/2-son); on iki yıl on sekiz ay hapis cezasının kasten yaralama suçları için öngörülen cezanın üst sınırı olduğu, anılan sekiz yıl hapis cezasının bu cezanın yarısından (altı yıl dokuz aydan) fazla olduğu; kasten insan öldürmeye teşebbüs suçu için öngörülen cezanın, meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığına göre, dokuz yıldan on beş yıla kadar hapis cezası olduğu (TCY'nın 35/2); anılan suçlar arasında hiyerarşik bir denge (önem sırası, daha ağır bir ceza ile cezalandırmayı gerektirme hali) bulunduğu; uygulamada birliğin sağlanması için bu dengenin korunması gerektiği, 35.maddenin uygulanmasında esas alınması gereken tek "ölçüt" ün "meydana gelen zarar veya tehlikenin ağırlığı" olduğu; 35.madde uyarınca cezanın alt ve üst sınırlar arasında belirlenmesinde yargıca takdir hakkı tanınmış ise de, takdirde yanılgı bulunup bulunmadığını denetlemenin, uygulamada birliği sağlamakla görevli Yargıtay'a ait olduğu; "hayati tehlike" kavramının, yaralama ile başlayan ve ölüme yol açabilen, tedavi ile düzelse bile kişiyi ölüme yaklaştırmış olan tablo olarak tarif edildiği göz önünde tutularak somut olaya bakıldığında; 35.madde uyarınca meydana gelen zararın ağırlığına göre, cezanın üst sınırdan tayini gerektiği anlaşıldığı halde, on iki yıl hapis cezası verilerek eksik ceza tayini, Yasaya aykırı olup, katıIan Şakir'in temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 11/09/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi.