Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6356 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6394 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 1/B - 2011/192622MAHKEMESİ : Konya 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ ve NO : 17/03/2011, 2010/502 (E) ve 2011/103 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Sanık Türedi hakkında kasten yaralama suçu nedeniyle belirlenen cezada bir isabetsizlik görülmediğinden, tebliğnamedeki eleştiri öneren düşünce benimsenmemiştir. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Türedi hakkında mağdur Merdan’a yönelik kasten yaralama ve sanık Merdan hakkında mağdur Türedi'ye yönelik kasten yaralama suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Türedi müdafiinin sanığın suç kastının bulunmadığına, meşru savunmaya, silah nedeniyle cezadan artırım yapılmaması gerektiğine, sanık Merdan müdafiinin sanığın suç kastının bulunmadığına, suçun unsurlarının oluşmadığına, meşru savunmaya, cezanın ertelenmesi, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Olayın tanıkları S..Ş.., S.. Ş.., A.. Ş.., A.. Ç.., Ş.. M.., U.. M.., S.. M.. ve M.. M..'nın duruşmaya çağrılarak kavganın nasıl başladığı ve ilk haksız hareketin kimden geldiğinin sorularak sonucuna göre; sanıklar Türedi ve Merdan hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağı konusunda değerlendirme yapılması yerine, haksız tahrik konusunun karar yerinde tartışılmaması suretiyle eksik inceleme sonucu yazılı biçimde hüküm kurulması, Kabule göre de; sanık Merdan hakkında kasıtlı suçtan hükmolunan hapis cezasının yasal sonucu olarak TCK'nun 53. maddesi gereğince hak yoksunluğuna karar verilmesi, sanık Türedi hakkında TCK'nun 53. maddesi gereğince hak yoksunluğuna karar verilirken velayet, vesayet ve kayyımlık yetkilerinin sadece kendi alt soyu üzerinde kullanmaktan koşullu salıverilme tarihine kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar müdafiilerinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin, kısmen farklı gerekçe ile tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak (BOZULMASINA), 18.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.