Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6308 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 1917 - Esas Yıl 2010





TEBLİĞNAME : 1-B/2010/56242MAHKEMESİ :(NAZİLLİ) Ağır Ceza MahkemesiTARİH VE NO :10.04.2009-43/94SUÇ:silahla yaralamak ve kendiliğinden hak almaya kalkışmak İ.. Ç.. ile M.. Ç..'yi silahla yaralamaktan ve kendiliğinden hak almaya kalkışmaktan sanık A.. D..'in yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (NAZİLLİ) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 10.04.2009 gün ve 43/94 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1-a) Sanığa 04.12.2008 tarihinde kendiliğinden hak alma suçundan uzlaşma teklifinde bulunulduğu, sanığın kabul etmediği, dosya içerisinde bulunan uzlaşma teklif formundan anlaşılmakla, tebliğnamedeki bu hususa ilişen düşünce benimsenmemiştir. b) Dosya içeriğine, mevcut delillere, suçun işlendiği tarihe göre, suç ortağı M.. T..’ın makul bir süre yakalanmasının beklenmesi gerektiğine ilişen düşünce benimsenmemiştir. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık A.. D..’in suçlarının sübutu kabul, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden sanık müdafiinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Sanık Ağa’nın arkadaşı Mahmut ile birlikte mağdur Hayrettin’e ait restoranda çalıştığı sırada, Mahmut’un aynı yerde çalışan mağdur İbrahim ile kavga etmesi üzerine, mağdur Hayrettin’in Mahmut’un işine son verdiği, bu nedenle sanığın da işten kendi isteği ile ayrıldığı, haksız olarak Mahmut’un işten çıkartıldığını düşünerek mağdur Hayrettin’e telefon açarak seni öldüreceğim diye tehdit ettikleri, olay günü sanığın yanında iki arkadaşı ile Denizli il merkezinde gasp ettikleri taksi ile gece saat 04.00-05.00 sıralarında mağdur Hayrettin’e ait işyerine geldikleri, sanığın ve arkadaşlarından birinin elinde silah olduğu, “yere yatın, hepinizi geberteceğiz” diye söyleyip, sanığın arkadaşının ateş ederek önce mağdur Murat’ı kafa ve sol bacak bölgesinden yaşamsal tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı, daha sonra mağdur İbrahim’i sol el bilek ve batın bölgesinden basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaraladığı, mağdur İbrahim’in camdan kendini dışarı atarak olay yerinden kaçıp kurtulduğu, bu olaydan sonra sanığın mağdur Hayrettin'e telefon açarak “beş milyar lira masrafımız var, bu parayı Arif ile sen vereceksin, vermezsen dükkan açılınca seni dükkanda vururuz, öldürürüz” diye tehdit ettiği, ayrıca “Hayrettin sabrım kalmadı, masrafımı gönderiyorsan gönder, göndermiyorsan söyle” şeklinde mesaj çekerek tehdit ettiği olayda; a- Olayı gerçekleştiren sanık ve arkadaşının olayın başından sonuna kadar tam bir eylem, karar ve irade birliği içerisinde hareket ederek, etkili mesafeden öldürmeye elverişli silahla mağdur Murat’ı kafa bölgesinden, mağdur İbrahim’i ise göbek bölgesinden hedef gözeterek yaraladıkları anlaşılmakla, söz ve eylemleri ile açığa çıkan kastlarının öldürmeye yönelik olup, bu nedenle her iki mağdura karşı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması gerekirken, suç vasfının silahla etkili eylem olarak kabul edilmesi, b- Sanığın mağdur Hayrettin’den herhangi bir alacağı bulunmadığı halde tehditle mağdurdan kendisine para vermesini istemesi şeklindeki eyleminin yağma suçuna teşebbüs niteliğinde olduğu gözetilmeksizin yazılı şekilde kendiliğinden hak almaya teşebbüs suçundan hüküm kurulması, Yasaya aykırı ve sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sanık hakkında kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, CMUK nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 04.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.