Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6304 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5677 - Esas Yıl 2011





Tebliğname No : 1 - 2011/137655MAHKEMESİ : Muğla 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 23/12/2010, 2009/47 (E) ve 2010/274 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, takdiri cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Sanık H.. G.. ile mağdur M.. Ç.., olaydan yaklaşık iki sene önce, Muğla 1. Ağır Ceza Mahkemesinde piyasaya altın sürme suçundan yargılandıkları ve beraat ettikleri, aynı dosyada sanık Hayati Güner hakkında hırsızlık malı saklamak suçundan mahkumiyet kararı verildiği, bu nedenle aralarında husumet oluştuğu, 09.12.2005 tarihinde meydana gelen yaralama olayı nedeniyle, sanık H..G..hakkında Bodrum Asliye Ceza mahkemesinde sanık sıfatıyla dava açıldığı, yargılaması sırasında mağdur Mustafa’nın tanık olarak duruşmaya çağrıldığı, sanığın mağdurun tanıklık yapmamasını istediği ve olay gününden önce mağdurun yanına gelerek tanıklık yapmamasını söylediği ve sonraki günlerde de birkaç kez tekrarladığı, mağdur Mustafa ise tanıklık yapacağını belirttiği, mağdurun tanıklık yapmasını önlemek amacıyla sanık olay gecesi mağdurun bulunduğu semte gittiği, arkadaşlarıyla birlikte olan mağdurun, marketin arkasına yalnız olarak geçerek yalnız bulunduğu sırada, yüzünü bere ile saklayan sanık, mağdurun arkasından yaklaşarak, “al al” diye bağırarak mağdura bıçakla birden fazla darbe ile vurduğu ve mağdurun karın solda, ksifoid üzerinde, sağ elde, sol omuzda, sol ön kolda, sol aksilla üzerinde iki adet olmak üzere, karaciğerde ve omentumda yaralanmaya neden olacak ve hayati tehlike geçirecek şekilde yaraladığı olayda; 1- Hedef alınan vücut bölgesi, kullanılan aletin özelliği, darbe şiddeti, yaraların sayısı, hususları dikkate alındığında, sanığın mağdura yönelik ortaya çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu, sanığın öldürmeye teşebbüs suçunu mağdurun tanıklık yapmasını öldürmek suretiyle önleyerek, suç delilini ortadan kaldırmak amacıyla gerçekleştirdiği anlaşılmakla ,sanık hakkında suç delillerini ortadan kaldırmak amacıyla öldürmeye teşebbüs suçundan, TCK’nun 82/1-h, 35, 62. maddeleri uyarınca hüküm kurulması gerektiği düşünülmeksizin, yazılı şekilde yaralamadan hüküm kurulması, 2- Müdahile ait tüm tıbbi evrak ve raporların, film ve grafilerin Adli Tıp Kurumu'na gönderilerek, mağdurdaki her her bir yaranın ayrı ayrı; niteliği, nafiz olup olmadığı, büyük damar, sinir ve iç organ yaralanmasına neden olup olmadığı, yaşamsal tehlike doğurup doğurmadığı ve basit tıbbi müdahale ile giderilip giderilemeyeceği yönlerinde rapor alınması gerektiğinin gözetilmemesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi CMUK.nun 326. maddesi gereğince ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkı saklı olmak üzere (BOZULMASINA), 14/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.