Tebliğname No : 1 - 2011/128265MAHKEMESİ : Ankara 4. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 30/12/2010, 2010/173 (E) ve 2010/288 (K)SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Dosya kapsamına göre, sanığın mağdure ile yaklaşık üç yıldır gönül ilişkisi yaşadığı, sanıkla ilişkisinin başlangıcında evli olan ve bu evlilikten dört çocuğu bulunan mağdurenin, olaydan on beş gün önce eşinden boşandığı, ancak kararın kesinleşmediği, bir süre sonra eşine geri dönme kararı aldığı, bu kararını sanığa da ilettiği, olay günü tarafların bu konuları konuşmak için buluştukları, konuşma sırasında sanığın, mağdureye bir tercih yapması gerektiğini hatırlatması üzerine, mağdurenin sanığa, “seninle de yatarım, (eşini kastederek) onunla da yatarım, başkası ile de yatarım” diyerek karşılık verdiği, akabinde tevilli ikrarından da anlaşılacağı üzere, çantasından çıkardığı bıçağı sanığa gösterip, çantasıyla da kafasına vurduğu, bunun üzerine de sanığın mağdurenin elinden aldığı bıçakla, göğüs, koltuk altı, göbek, kol ve dirsek bölgelerine toplam on kez vurduğu mağdureyi, mide, karaciğer, diyafragma harabiyetine ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde yaralayarak öldürmeye teşebbüs ettiği olayda, Haksız tahrik nedeniyle, 1/4’ten 3/4'e kadar ceza indirimi öngören TCK’nun 29. maddesinin uygulanması sırasında, mağdurdan sanığa yönelen ve haksız tahrik oluşturan söz ve davranışların ulaştığı boyut dikkate alınarak, Mahkemece 1/2 oranında indirim yapılmasında bir isabetsizlik görülmemiş, tebliğnamenin, asgari düzeyde indirim yapılması gerektiğine ilişkin bozma öneren düşüncesi benimsenmemiştir. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık T.. T..’ın “öldürmeye teşebbüs” suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı haksız tahrik ve takdiri indirim nedenlerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin, haksız tahrikin derecesine; katılan vekilinin eksik soruşturmaya, haksız tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 9 ile 15 yıl aralığında hapis cezası öngören TCK’nun 35. maddesinin uygulanması sırasında, mağdurda meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirilerek, üst sınırdan bir ceza yerine, yazılı biçimde 12 yıl hapis cezasına hükmetmek suretiyle eksik ceza tayini, Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu sebeple kabul edilmiş olduğundan, hükmün değişik gerekçeyle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 12/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.