Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 6048 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 819 - Esas Yıl 2015





1)Katılanlar vekilinin yetkisi olmadığından duruşmalı inceleme isteminin CMUK'un 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir.2)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Malik'in maktül Sami'yi kasten öldürme, katılan S..'yi öldürmeye teşebbüs suçlarıyla, katılan A..'a yönelik eyleminin sübutu kabul, kasten öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçları yönünden oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin, bozma nedeni saklı kalmak kaydıyla haksız tahrik ve takdiri indirim sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden, sanığın ve müdafiilerinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçelerinde suç vasfına, haksız tahrike, TCK'nın 27. ve 28. maddelerinin uygulanması gerektiğine, sair hususlara, katılanlar vekillerinin haksız tahrike, sair hususlara yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,Ancak;Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; sanıkla maktül arasında mahiyeti tam olarak anlaşılamayan bazı ticari ilişkilerin olduğu, bu kapsamda sanığın maktülden para aldığı, menkul ve gayrimenkul bazı mallarını maktüle devrettiği, olay tarihinde sanığın, maktülün daveti üzerine işyerine gittiği, alacak meselesi nedeniyle konuşmaya başladıkları, sanığın maktülden bazı taşınmazlarını kendisine geri vermesini istediği, kabul etmeyen maktülün masanın üzerine ele geçmeyen bir tabanca koyarak sanıktan boş bir kağıda imza atmasını istediği, terleyen sanığa alaycı sözler sarfettiği, odadan çıkıp yüzünü yıkayan sanığın geri döndüğü, ısrarına devam eden maktülün sinkaflı şekilde hakaret ettiği, bu hususlara bağlı olarak haksız tahrik altında kalan sanığın masanın üzerinden aldığı tabancayla maktüle ateş ettiği, olay yerine gelen katılan S..'yi göğüs ve kalça bölgesine ateş ederek kolostomi uygulanmasına ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaraladığı, daha sonra ise A..'ı hedef alarak bir kaç kez ateş ettiği, ancak katılanın süratle kaçması nedeniyle isabet ettiremediği anlaşılan olayda;A)Kasten öldürme suçundan kurulan hükümde; maktülden kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan eylemlerin ulaştığı boyut dikkate alındığında, cezanın 18 yıldan 12 yıla kadar indirilmesini öngören TCK'nın 29.maddesi uyarınca makul oranda bir indirim yapılması gerekirken 18 yıl hapis cezasına hükmedilmek suretiyle fazla ceza tayini,B)Öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükümde; teşebbüs hükümlerini düzenleyen ve 9 ile 15 yıl arasında hapis cezası öngören TCK'nın 35. maddesinin uygulanması sırasında, meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığı dikkate alınarak makul bir ceza tayini yerine, en üst sınırdan ceza verilmesi,C)Kasten yaralamaya teşebbüs suçundan kurulan hükümde; bir kişiyi öldüren, bir kişiyi öldürmeye teşebbüs eden sanığın katılan A..'a karşı eylemine bağlı kastının da öldürmeye yönelik olduğu gözetilmeden, yanılgılı değerlendirme sonucu yaralamaya teşebbüs suçundan hüküm kurulması,D)24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesi'nin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,E)Kendisini vekille temsil ettiren katılan A.. T.. lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Bozmayı gerektirmiş olup sanık müdafii ve katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, sanık hakkında hükmolunan cezaların miktarına, temyiz incelemesi dışında tutuklulukta geçen süreye göre tahliye taleplerinin reddine, 08/12/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.