Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5842 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3950 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 1 - 2012/297530MAHKEMESİ : İnebolu Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 04/10/2012, 2011/56 (E) ve 2012/76 (K)SUÇ : Kasten yaralamaya teşebbüs, silahla tehdit, 6136 sayılı Yasaya aykırılık TÜRK MİLLETİ ADINA 1-a-) Katılan-sanık Recep’in, sanık Yaşar hakkında mağdur Şevki'ye yönelik silahla tehdit suçundan açılan kamu davasına katılma ve kurulan hükmü temyize yetkisi bulunmadığından, bu suç yönünden kurulan hükme yönelik temyiz isteminin 1412 sayılı CMUK'nun 317. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir. b-) Sanık Şevki hakkında mağdur Recep’e yönelik tehdit suçu yönünden; 5271 sayılı CMK'nun 231/5-6 maddesi gereğince verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükmün, 5271 sayılı CMK'nun 231/12 maddesi gereğince itiraz yoluna tabi olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, söz konusu hükmün itiraz merciince incelenmesi mümkün görüldüğünden, bu hüküm inceleme dışı bırakılmıştır. 2-)Sanık Recep hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık, mağdur Şevki'ye yönelik kasten yaralamaya teşebbüs ve silahla tehdit suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde;Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Recep'in 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçu ile mağdur Şevki'ye yönelik eylemlerinin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta, meşru savunmaya, cezanın ertelenmesi ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; A-)Sanık Recep hakkında mağdur Şevki'ye yönelik kasten yaralamaya teşebbüs ve silahla tehdit suçlarından kurulan hükümler yönünden, a-) Oluşa ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde sanık Recep ile mağdur Şevki arasında arazi sınırının belirlenmesi konusunda çıkan tartışma sırasında sanığın mağdura “seni vururum” diyerek üzerinde taşıdığı tabancasını çıkartıp korkutmak amacıyla ateş ettiği olayda; sanığın eylemlerinin bir bütün halinde TCK'nun 106/2-a maddesi kapsamında silahla tehdit suçunu oluşturduğu anlaşıldığı halde, yazılı biçimde sanığın kasten yaralamaya teşebbüs ve silahla tehdit suçlarından ayrı ayrı cezalandırılmasına karar verilmesi, b-) Olayda tartışmayı kimin başlattığının belirlenerek, sanık hakkında TCK'nun 29. maddesi gereğince haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının değerlendirilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, c-) Kabule göre de; sanık hakkında kasten yaralamaya teşebbüs suçundan hüküm kurulurken, suç tarihinde 65 yaşını bitirmiş ve adli sicil kaydından daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olduğu anlaşılan sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, TCK'nun 50/3 maddesi gereğince, aynı Kanunun 50/1 maddesinde düzenlenen kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun düşünülmemesi, B-) Sanık Recep hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hüküm yönünden,Suç tarihinde 65 yaşını bitirmiş ve adli sicil kaydından daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş olduğu anlaşılan sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının, TCK'nun 50/3 maddesi gereğince, aynı Kanunun 50/1 maddesinde düzenlenen kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinde zorunluluk bulunduğunun düşünülmemesi, C-)Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 90. maddesi delaleti ile Ülkemizin de taraf olduğu Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 6/3-c maddesi gereğince, ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin, Sözleşmenin anılan maddesinde yer alan ücretsiz müdafii yardımından yararlanma koşullarından “adaletin selametinin gerektirmesi” kıstası ile ilgili yerleşmiş içtihatları da dikkate alınarak; sanık Recep'in 5271 sayılı CMK'nun 150/2-3 maddesi gereğince kendisine atanan müdafii yardımından ücretsiz olarak faydalanma hakkı bulunduğu halde, müdafii ücretinin yargılama gideri olarak sanıktan tahsiline karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin, kısmen tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak ve farklı gerekçelerle (BOZULMASINA), 03/12/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.