Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5770 - Karar Yıl 2012 / Esas No : 4041 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 2012/93652MAHKEMESİ :Gaziantep 2.Ağır Ceza MahkemesiTARİH VE NO :01/04/2010(2009/54)E(2010/156)KSUÇ :Dikkatsizlik ve tedbirsizlik yaralamaya sebebiyet verme Y A R G I T A Y İ L A M I ( KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ) Yaralamaya tam teşebbüs ve ruhsatsız tabanca taşımak suçlarından sanık A.. A..'ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 456/4, 62, 457/1, 51/1, 71, 6136 sayılı Ateşli Silahlar ve Bıçaklar ile Diğer Aletler Hakkında Kanun'un 13/1 maddeleri uyarınca 1 yıl 6 ay hapis ve 1.520.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına, kavgaya katılmak suçundan sanık Ünal , 765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 464/3, 51/1. maddeleri uyarınca 2 ay 7 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına, kavgaya katılmak ve ruhsatsız tabanca taşımak suçlarından sanık Fevzi , 765 sayılı Kanun'un 464/3, 51/1, 71, 6136 sayılı Kanun'un 13/1. maddeleri uyarınca 1 yıl 2 ay 7 gün hapis ve 1.520.000 Türk lirası ağır para cezası ile cezalandırılmasına dair Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 21.12.1999 tarihli ve 1999/143 esas, 1999/355 sayılı kararının Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 19.12.2000 tarihli ve 2000/2692 esas, 2000/3646 sayılı ilamı ile onanarak kesinleşmesini müteakip infazı sırasında, sonradan yürürlüğe giren 4616 say??lı 23 Nisan 1999 tarihine Kadar İşlenen Suçlardan Dolayı Şartla Salıverilmeye Dava ve Cezaların Ertelenmesine Dair Kanun'un sanıklar lehine olan hükümlerinin tespitine yönelik yapılan uyarlama yargılaması sonucunda, bu kez adı geçen sanıkların her birinin üzerine atılı suçlar yönünden 765 sayılı Kanun'un 102/4, 104/2 maddelerindeki dava zamanaşımının şartlarının gerçekleştiğinden bahisle daha önce haklarında mahkumiyetlerine dair verilen kararların ortadan kaldırılmasına ilişkin (GAZİANTEP) 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.04.2010 tarihli ve 2009/54 esas, 2010/156 sayılı kararını kapsayan dosyası ile ilgili olarak; 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun'un "Lehe hükümlerin uygulanmasında usul" kenar başlıklı 9. maddesinin 4. fıkrasında yer alan; "Kesin hükümle sonuçlanmış olan davalarda, sonradan yürürlüğe giren bir kanunla ilgili olarak lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması amacıyla yapılan yargılama bakımından dava zamanaşımına ilişkin hükümler uygulanmaz." şeklindeki düzenleme karşısında; sanıklar hakkındaki kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış olan davanın zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verilemeyeceği gözetilmeksizin, yazılı biçimde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü’nün 02.02.2012 gün ve 6100 sayılı kanun yararına bozma istemine atfen Yargıtay C.Başsavcılığının 03.04.2012 gün ve KYB-2012/93652 sayılı ihbarnamesi ile Dairemize tevdii kılınmakla incelendi. T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki 5252 sayılı Kanunun “lehe hükümlerin uygulanmasında usul” kenar başlıklı 9. maddesinin 4. fıkrasında yer alan; “kesin hükümle sonuçlanmış olan davalarda sonradan yürürlüğe giren bir kanunla ilgili olarak lehe hükmün belirlenmesi ve uygulanması amacıyla yapılan yargılama bakımından dava zamanaşımına ilişkin hükümler uygulanmaz” şeklindeki düzenleme karşısında; sanıklar hakkındaki kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış olan davanın zamanaşımı sebebiyle ortadan kaldırılmasına karar verilemeyeceği aşikardır. Bu nedenle açıkça yasaya aykırı olan uyarlama yargılaması sırasında verilen “zamanaşımı ile ortadan kaldırma” ya ilişkin kararın bozulması yönünde aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. SONUÇ VE KARAR; Bu nedenlerle Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, Gaziantep 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.04.2010 tarihli ve 2009/54 esas, 2010/156 sayılı hükmün (BOZULMASINA), diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 13.07.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.