Tebliğname No : 1/B - 2013/29113MAHKEMESİ : Ankara 6. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ ve NO : 17/10/2012, 2012/229 (E) ve 2012/298 (K)Suç : Eşini öldürme, tasarlayarak öldürmeye teşebbüsTÜRK MİLLETİ ADINAToplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Y.. K..’ın, kasten eşini öldürme, mağdurlar Müslüm ve Pelin’i öldürmeye teşebbüs suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde eşini öldürme suçunun niteliği tayin, cezayı azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanık müdafıinin temyiz dilekçesi ve duruşmalı incelemede mağdurlara yönelik öldürmeye teşebbüs suçlarında sübut bulunmadığına, öldürme kastı olmadığına, öldürme ve öldürmeye teşebbüs suçlarında haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğine, müdahiller vekilinin teşebbüs nedeniyle yapılan indirimlerin fazla olduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;Ancak;1- Dairemizin yerleşik uygulamasına göre; tasarlama halinin kabulü için, sanığın önceden koşula bağlı olmaksızın öldürme kararı vermesi, kararla eylem arasında tasarlamayı kabule elverişli makul bir sürenin geçmesi, bu süre içinde verdiği kararda sebat ve ısrar ederek, maktulü öldürmesi gerekmekte olup, somut olayda sanık Yaşar’ın, eşini öldürdükten sonra müdahillerin evini telefonla arayarak kayınvalidesi olan Döndü’ye “kızınızı öldürdüm gidin cenazesine sahip çıkın’ dediği ve daha sonra müdahillerin evinin bulunduğu yere giderek evden çıkan mağdurlar Müslüm ve Pelin’e doğru ayrı ayrı hedef gözeterek av tüfeği ile ateş ederek öldürmeye teşebbüs ettiği anlaşılmakta ise de, sanığın mağdurları ne zaman öldürme kararı aldığı kesin olarak saptanamadığı için tasarlamanın koşullarının bulunmadığı, bu nedenle sanığın mağdurlar Müslüm ve Pelin’e karşı eyleminin kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde tasarlayarak öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması,2- Sanığın daha önce Ankara 7. Sulh Ceza Mahkemesinin 18.02.2011 tarihli, esas 2010/2205, karar 2011/182 sayılı kararı ile tehdit ve kasten yaralama suçlarından hapis cezasına mahkum olduğu, hakkında verilen bu kararın 26.02.2011 tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla, sanık hakkında TCK nun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,3-Kabule göre; a) TCK.nun 53. maddesinin 3. fıkrası uyarınca 53/1-c bendindeki "velayet hakkından, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmette bulunmaktan yoksunluğun" sadece sanığın kendi altsoyu yönünden koşullu salıverme tarihine kadar süreceği, altsoyu haricindekiler yönünden ise yoksunluğun hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar devam edeceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması,b) Davada kendilerini aynı vekillerle temsil ettiren müdahiller Döndü, Müslüm ve Pelin lehine tek vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, her biri için ayrı ayrı 2400 TL vekalet ücretine hükmedilmesi,Yasaya aykırı ve sanık müdafii ile müdahiller vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, sanık hakkında kurulan ve re’sen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 10.02.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.