Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5529 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10050 - Esas Yıl 2009





TEBLİĞNAME : 1-B/2009/247471MAHKEMESİ :(MUŞ) Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :08/0/2009 - 40/88SUÇ :Kangütme saikiyle vede tasarlayarak kasten öldürme C.. B..'i kangütme saikiyle vede tasarlayarak K.. B..'i kasten öldürmekten, E.. B..'i de kasten öldürmeye teşebbüsten ve izinsiz silah taşımaktan sanık R.. Y..'ın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (MUŞ) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 08/0/2009 gün ve 40/88 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafi tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1-) Hükme esas alınan ve delil mahiyetindeki belgelerin onaylı suretleri dosya içerisine alınmaksızın onaysız fotokopi suretleri ile yetinilerek hüküm kurulması, 2-) Sanık R.. Y..’ın 16/09/2001 tarihinde Celalettin’i nitelikli öldürme suçu yönünden; a-) Sanık savunmasında, Bursa’da bulunduğu sırada, kardeşi Bülent’ten maktul Celalettin’in öldürüldüğünü öğrendiğinde Muammer Sencar Karakoluna başvurduğunu ileri sürdüğü halde bu konuda herhangi bir araştırma yapılmaması, c-) Maktül Celalettin’in öldürülmesi sırasında olay yerinde bulunan kamyon şoförü tanık Abdülmenaf Aksoy, duruşmada hazır bulundurularak sanığı teşhis edip etmediğinin saptanmaması, d-) Maktülden katılan Reşat hazırlık aşamasındaki ifadesinde, tanık Ş. İ. olaydan hemen sonra telefon ile aradığında, haklarında tefrik kararı verilen sanıklar ile Remzi’nin oğlunun Büvetli köyüne bir taksi ile gelip, aracı bırakıp, kaçtıklarını duyduğunu belirttiğine göre, bu durumun duruşmada tanıktan sorulmaması, 3-) Sanığın 05/11/2002 tarihinde maktül Kenan’ı kasten öldürme, mağdur Eren’i kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden; a-) Adli Tıp Kurumu Ankara Grup Başkanlığı Morg İhtisas Dairesinin 05/01/2004 tarihli raporunda, hastanelerden maktülden ateşli silah mermi çekirdeği çıkartılıp çıkartılmadığına dair yazılan yazılara cevap verilmemesi nedeniyle maktül Kenan hakkında otopsi raporu düzenlenemediği, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı ilgili İhtisas Dairesine gönderilerek görüş alınmasının uygun olacağı belirtildiği halde, hastenelerden şahsın tüm tedavi evraklarının celbedilerek, İstanbul Adli Tıp Kurumu Başkanlığı İlgili İhtisas Dairesine gönderilmek suretiyle kesin ölüm sebebi belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b-)Mağdur Eren hakkında kesin rapor alınmadığı anlaşılmakla, hastane müşahade ve tedavi evrakları ile raporların, Adli Tıp Kurumuna gönderilerek, 765 sayılı TCK.nun 456 ve 5237 sayılı TCK.nun 86 ve 87. maddeleri kapsamında rapor aldırılmaması, c-) Mağdur Eren’in olay sonrası jandarma aracı ile hastaneye sevki sırasında, vurulduğu sırada sanıklar Selman ve R.. Y..’ı gördüğünü beyan ettiği 04/11/2002 tarihli tutanakta belirtildiği halde, tutanak mümzileri olan jandarma görevlilerinin dinlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Usule ve yasaya aykırı olup sanık müdafinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede ileri sürdüğü temyiz itirazları ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, sair yönler incelenmeksizin kısmen re’sen de temyize tabi hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, sanığa verilen ceza miktarı ve tutuklu kaldığı süre dikkate alınarak tahliye talebinin reddine, 14/07/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.