Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5375 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 2231 - Esas Yıl 2013





Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık S.. S..'ın maktül S.. M..'ı öldürme suçunun sübutu kabul, cezayı azaltıcı tahrike ve takdire ilişen sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, duruşmalı incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin TCK'nun 25, 27, 87/4 maddelerinin uygulanması ve tahrik indiriminin daha fazla olması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Dosya içeriğine göre; sanık S.. S.. ile maktülün 1976 yılında evlendikleri, beş tane müşterek çocukları olduğu fakat maktülün sanığa karşı şiddet uygulaması ve şiddetli geçimsizlik nedeniyle 2009 yılında boşandıkları ve boşanma kararı kesinleşmesine rağmen, nişanlanan ve evlenen çocukları nedeniyle aynı evde yaşadıkları, çocuklarının bazılarının boşanmadan haberdar olmadığı, maktülün boşanma sonrası da sanığa hakaret ederek şiddet uyguladığı, olay günü; maktülün başka bir kadın ile evlenmek amacıyla nüfus cüzdanını bulamaması ve sanığın sakladığını düşüncesi nedeniyle sanık ile tartıştığı, sanığı tehdit ederek, darp ettiği, aralarında ki kavganın evin dışında bahçede de devam ettiği sırada, orada bulunan pet şişede ki benzini maktülün başından aşağıya döken sanığın, kibriti yakarak maktülü ateşe verdiği, maktülün ateşi söndürmek için sanığa sarıldığı, sanığın maktülü ittirerek uzaklaştırdığı, eve giderek yanan elini ve omzunu suya tuttuğu, bu sırada maktül kendini bahçede bulunan çeşmenin yalağına atarak ateşi söndürdüğü, ancak baş ve boyun bölgesinde ileri derecede yanıklar oluştuğu, yaralı halde yola çıkarak durdurduğu kamyon ile jandarma karakoluna gittiği, oradan hastaneye sevk edilen maktülün baş ve boyun bölgesindeki ağır yanık lezyonlarına bağlı gelişen larinks ödemi tablosu sonucu öldüğü olayda; sanığın maktülü ateşe vermesi ve yanması sırasında yaralı halde maktülü kendi haline bırakması ile ortaya çıkan kastının kullandığı yöntem itibariyle canavarca hisle öldürme suçuna yönelik olduğu anlaşıldığı halde TCK'nun 82/1-b 29 ve 62 maddeleri uyarınca canavarca his ile adam öldürme suçundan hüküm kurulması yerine, TCK'nun 81. maddesi gereğince karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi, CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle sanığın kazanılmış hakkını saklı kalmak üzere (BOZULMASINA) 01/10/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.