MAHKEMESİ : 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 17/02/2014, 2013/194 (E) ve 2014/29 (K)Suç : Kasten öldürme ve bu suça yardım, tehdit, mala zarar vermeTÜRK MİLLETİ ADINA1- Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre sanıklar .., maktulün araçla takip edilmesi, kovalanıp yakalandıktan sonra bıçakla öldürülmesi şeklinde gelişen eylemde, olayın başlangıcından sonuna kadar diğer sanıklarla birlikte fiil üzerinde müşterek hakimiyet kuracak şekilde suça katıldıkları ve TCK'nun 37/1 maddesi uyarınca müşterek fail olarak sorumlu oldukları gözetilmeden, yazılı şekilde TCK'nun 39. maddesi kapsamında sorumlulukları kabul edilerek eksik cezalar tayin edilmesi, adı geçen sanıklar yönünden aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2-Toplanan deliller, karar yerinde incelenip, sanık .. maktul.. yönelik tehdit, mala zarar verme, kasten öldürme, sanık .. kasten öldürme suçları ile sanıklar .,.,., bu suça iştiraklerinin sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, sanıklar .,. yönünden kusurluluğu etkileyen nedenlerden tahrike ilişen sebeplerin nitelik ve derecesi, sanıklar .,.,., yönünden cezaları azaltıcı bir sebep bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri, düzeltme ve bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar .,.,.,.,. müdafiilerinin sübuta, takdiri indirime, Cumhuriyet savcısının eylemin tasarlanarak işlendiğine, sanıklar.,., beraatleri gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,A) Sanık . hakkında kasten öldürme, tehdit ve mala zarar verme, sanık . hakkında kasten öldürme, sanıklar .,., hakkında bu fiile yardım suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkmesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün " Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK'nun 53/1-2-3 maddelerinin tatbikine" şeklinde, değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, kısmen re'sen de temyize tabi olan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,2- Sanık. hakkında kasten öldürmeye yardımdan kurulan hükmün incelenmesinde; a)-Maktul ile aralarında husumet bulunan . diğer sanıkları da yanına alarak görüşmek istediği, buluşma yerine gelen maktulün sanıkların kalabalık olduğunu görünce kaçtığı, bundan sonra telefonda .,. hakaretleştikleri, otogarda karşılaştıklarında da sanıklar .,.,ile yaşanan kavgadan sonra maktulün kaçarak tanık .ait araca bindiği, tanığın maktulü olay yerinden uzaklaştırmasına rağmen . kullandığı araçta diğer sanıklar da olduğu halde peşine düştükleri, yolda maktulün kendilerine verilmesini istedikleri, maktulün takip aşamasında can güvenliği endişesi ile polisi de aradığı, bir müddet sonra . kullandığı aracın maktulün bulunduğu aracın önüne geçip durdurduğu, maktulün inerek koşmaya başladığı, bu defa .,., maktulün önünden araçla gelip diğer sanıkların da yaya olarak arkasından sıkıştırdıkları, maktulü yakalayan .,., bıçaklayarak öldürdükleri anlaşılan olayda, sanık. olayın başlangıcından sonuna kadar diğer sanıklarla birlikte fiil üzerinde hakimiyet kuracak şekilde suça katıldığı ve TCK'nun 37/1 maddesi uyarınca müşterek fail olarak fiilden sorumlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde TCK'nun 39. maddesi kapsamında yardım eden sıfatıyla sorumlu tutularak eksik ceza tayin edilmesi,b)-TCK'nun 53.maddesi ile yapılan uygulamada, Anayasa Mahkemesi'nin 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete'de yayınlanarak yürülüğe giren kısmi iptal kararı doğrultusunda yeniden değerlendirme yapılmasında zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, cezaların miktarı ve temyiz incelemesi dışında tututklulukta geçen süreler nazara alınarak tahliye taleplerinin reddine, 10/02/2016 günü oybirliğiyle karar verildi.