Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 488 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5952 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 12 - 2011/332156MAHKEMESİ : Bakırköy 3. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 04/03/2011, 2009/143 (E) ve 2011/75 (K)SUÇ : Taksirle ölüme neden olmaToplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Rasim'in eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sair hususlara yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,Ancak; oluşa ve dosya kapsamına göre, sanık ile maktul arasında, olay günü araç parkı meselesi nedeniyle çıkan tartışma sırasında, sanığın aracının içerisinde bulunan kuru sıkı tabancayı maktule gösterdiği, tarafların birbirlerinden şikayetçi olması üzerine, sanık ile maktulün kolluk görevlileri tarafından ifadeleri alınmak üzere karakola götürüldükleri, önceden kalp hastalığı bulunan maktulün fenalaşması üzerine hastaneye kaldırıldığı, ancak kurtarılamayarak vefat ettiği, Adli Tıp Morg İhtisas Dairesinin 29/12/2005 tarihli raporuna göre, ölümün kalp damar hastalığı sonucu meydana geldiğinin tespit edildiği olayda,Sanığın bütün aşamalardaki savunmalarında maktule vurmadığını, sadece kuru sıkı tabancayı gösterdiğini beyan etmesi, olayın görgü tanığı olan maktulün arkadaşı tanık Metin Küçük’ün maktulün kendisine vurulmadığınısöylediğini ifade etmesi, Jandarma görevlileri tarafından düzenlenen 01/11/2005 tarihli olay tutanağında maktulün, sanığın silah çektiğini beyan ederek şikayette bulunduğunun belirtilmesi, Adli Tıp 1. İhtisas Kurulunun 24/06/2009 tarihli raporunda ise olayın kasten yaralama olarak kabulü halinde olay ile ölüm arasında illiyet bağının bulunduğunun belirtilmesi karşısında, sanığın eyleminin silahla tehdit suçunu oluşturduğu ve bu suç nedeniyle 5237 sayılı TCK'nun 106/2-a maddesi gereğince cezalandırılması karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, suç niteliğinin tayininde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca, sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 05/02/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.