Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4838 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 4837 - Esas Yıl 2011





1-Sanık Muhammed hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık, sanık İsmail hakkında ise mağdur Muhammed'i kasten yaralama suçlarından verilen doğrudan para cezasına ilişkin mahkumiyet kararları, hüküm tarihi itibari ile 5219 sayılı Kanunla değişik CMUK.nun 305/1. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi mümkün bulunmadığından, sanık Muhammed müdafiinin ve sanık İsmail'in suçların vasfına yönelik olmayan temyiz istemlerinin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2-Temyiz kapsamına göre; sanık Muhammed hakkında mağdur İsmail'i kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelemesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçeler ile reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Muhammed müdafiinin eksik incelemeye, haksız tahrikin varlığına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya içeriğine göre;olay akşamı mağdur İsmail'in,annesi ile birlikte oturan kız arkadaşı tanık Zeynep'in evine yılbaşını kutlamak üzere gittiği, kutlamaya komşu sanık Muhammed'in de katıldığı, saat 05:00 sıralarında Zeynep'in annesi tanık Zübeyde'nin İsmail'in evden ayrılmasını istemesi üzerine Zeynep'in buna karşı çıktığı ancak, buna rağmen İsmail'in olay yerinden ayrıldığı, bu nedenle Zeynep ile annesi arasında tartışma çıktığı, tartışmayı duyan İsmail'in tekrar kız arkadaşının evinin önüne geldiği, bu sırada ihbar nedeniyle olay yerine kolluk güçlerinin gelerek evin içine girdikleri, bu sırada mağdur İsmail'in evinin önünde olduğunu gören sanık Muhammed'in mutfaktan aldığı bıçak ile fark ettirmeden dışarı çıktığı, mağdurdan, Zeynep ile annesi arasındaki tartışmaya müdahil olmamasını istediği, mağdur ile aralarında bu nedenle çıkan tartışma sırasında sanığın yanına aldığı bıçak ile mağduru batın sağ üst kadrandan ve sol üst koldan biri batına nafiz olacak ve hayati tehlikeye neden olacak şekilde toplam iki bıçak darbesiyle yaraladığı, sanığın eylemine devam etmek istemesine rağmen olay yerinde bulunan polislerin müdahalesi ile engellenerek yakalandığı olayda; Suçta kullanılan aletin elverişliliği, hedef alınan vücut bölgesi ve engel sebebin bulunması nedeniyle sanığın eylemini tamamlayamaması hususları birlikte dikkate alındığında, sanığın kastının mağduru öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığından, sanık hakkında kasten insan öldürmeye teşebbüs suçundan hüküm kurulması yerine; suç niteliğinde hataya düşülerek yazılı şekilde kasten silahla yaralama suçundan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık Muhammed müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak CMUK.nun 321. maddesi gereğince (BOZULMASINA), kurulan hükümde sanık Muhammed aleyhine temyiz istemi bulunmadığından, CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkının korunmasına, 02/09/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.