Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4500 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 9531 - Esas Yıl 2009





TEBLİĞNAME : 1-B/09/229751MAHKEMESİ : (BEYOĞLU) Dördüncü Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 28/04/2009 - 227/94SUÇ : Kasten öldürme H.. O..'nı kasten öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık H.. B..'nın yapılan yargılanması sonunda: hükümlülüğüne ilişkin (BEYOĞLU) Dördüncü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 28/04/2009 gün ve 227/94 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı ile sanık müdafii taraflarından istenilmiş, sanık müdafii duruşma da talep etmiş ve hüküm kısmen resen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanık hakkında duruşmalı, C.Savcısının temyizi veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede eksik incelemeye, suç vasfına; Cumhuriyet Savcısının eylemin tasarlayarak öldürme suçunu oluşturduğuna yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle; A-)6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (ONANMASINA), B-)Kasten insan öldürme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; Oluşa ve dosya içeriğine göre; sanığın, maktulün eşi ile onun bilgisi dışında rızaya dayalı ilişki kurması ve bunu devam ettirmek istemesi yönünde maktulün çocuklarını da kapsayacak şekilde tehdit ve baskı içiren davranışlarda bulunması nedeniyle, her ne kadar ilk haksız hareket sanıktan kaynaklanmış ise de, olay öncesinde maktulün sanığı bıçakla kovalaması ve bunda ısrarcı olması karşısında, sanığın maruz kaldığı tepkinin, kendi gerçekleştirdiği eylemle karşılaştırıldığında aşırı bir hal aldığı ve dolayısıyla tepkide açık bir oransızlık bulunduğu anlaşıldığından, basit düzeyde haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, resen de temyize tabi bulunan hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA), 15/06/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.