Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4340 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 4366 - Esas Yıl 2016





(KANUN YARARINA BOZMA)Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesinin 12/12/2013 tarihli ve 2013/1784 değişik iş sayılı içtima kararı ile 25 yıl 10 ay hapis cezasına hükümlü ...'ün bu cezasının infazı sırasında, hakkında düzenlenen (hak ederek tahliye tarihinin 12/08/2034, koşullu salıverme tarihinin ise 02/01/2026 tarihi olarak belirlenen) 04/12/2014 tarihli müddetnameye yönelik itirazının reddine dair Siirt Ağır Ceza Mahkemesinin 30/11/2015 tarihli ve 2015/884 değişik iş sayılı kararına yönelik itirazın “hükümlünün hak ederek tahliye tarihinin 06/08/2034, koşullu salıverme tarihinin ise 29/12/2025 tarihi olması gerektiğinden” bahisle kabulüne ilişkin Şırnak Ağır Ceza Mahkemesinin 05/01/2016 tarihli ve 2016/4 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 18.09.2007 tarih ve 214-181 sayılı ve 17.04.2004 tarih ve 32-97 sayılı kararlarında belirtildiği gibi infaza ilişkin hususların kazanılmış hak oluşturmayacağı gözetilerek yapılan incelemede;Yargıtay 1. Ceza Dairesinin 12/07/2012 tarihli ve 2012/3731-5741 sayılı, 21/12/2011 tarihli ve 2011/7864-8174 sayılı ilamlarında yer alan "765 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 30/1. maddesi muvakkat cezalar, gün, ay ve sene hesabıyla tatbik olunur. Bir gün 24 saat, bir ay 30 gündür. Sene resmi takvime göre hesap edilir, şeklinde düzenlenmiştir. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 61/6 maddesi ise, hapis cezasının süresi, gün, ay ve yıl hesabıyla belirlenir. Bir gün 24 saat; bir ay 30 gündür. Yıl, resmi takvime göre hesap edilir. Hapis cezası için bir günün, adli para cezası için bir Türk Lirasının arta kalanı hesaba katılmaz ve bu cezalar infaz edilmez, şeklinde düzenlenmiştir. Yukarıda belirtilen yasal düzenlemeler karşısında; müddetlerin hesabında yılın resmi takvim yılı olarak belirlenmesi, Şubat ayının 29 gün olduğu artık yılların da 1 yıl olarak hesap edilmesi gerekmektedir." şeklindeki açıklamalar uyarınca, hükümlünün müddetnamesi tanzim edilirken yıl hesabında Şubat ayının 29 gün olduğu yılların da 1 yıl olarak dikkate alınması gerekeceği, aksi halde eksik infaza neden olunacağı cihetle, itirazın reddi yerine kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 15/05/2016 gün ve 94660652-105-56-1452-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;TÜRK MİLLETİ ADINAKanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Şırnak Ağır Ceza Mahkemesinin 05/01/2016 tarihli ve 2016/4 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 19/12/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.