Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4130 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5739 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Kasten öldürme, 6136 sayılı Kanuna muhalefet, suç üstlenmeHÜKÜM : 1- Sanık ... hakkında; a) TCK'nun 81, 29 ve 53. maddeleri uyarınca 16 yıl 9 ay hapis cezası. b) 6136 sayılı Kanunun 13/1, TCK'nun 52 ve 53. maddeleri uyarınca 1 yıl hapis ve 600.TL adli para cezası. 2- Sanık ... hakkında; TCK'nun 270/1, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 500.TL adli para cezası.TEMYİZ EDENLER : Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafii, katılanlar vekili. TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Katılanların sanık ... hakkındaki suç üstlenme ve sanık ... hakkındaki 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçlarından açılan kamu davasına katılma ve kurulan hükümleri temyize hak ve yetkileri bulunmadığından katılanlar vekilinin bu hükümlere yönelik temyiz talebinin CMUK'nun 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş, inceleme sanık ... yönünden sanık müdafii ve katılanlar vekilinin temyizi ile sınırlı olarak yapılmıştır. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...'nin kasten öldürme ve 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin bozma sebebi saklı kalmak kaydıyla haksız tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma sebepleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta, eksik incelemeye, katılanlar vekilinin suç vasfına, haksız tahrik bulunmadığına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle;A) Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya aykırılık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde; 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkmesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama yasaya aykırı ise de, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK.nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasında yer alan 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK'nun 53/1-2-3 maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, B)- Sanık ... hakkında kasten öldürme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise; ba)- Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre, sanığın İstanbul'da ikamet ederken eşi ve çocuklarını terk ederek Reşadiye ilçesinde bulunan ... ile gönül ilişkisi kurup olayın meydana geldiği -ıssız bir yerde bulunduğu anlaşılan-babasına ait eski bir eve yerleşerek birlikte yaşamaya başladıkları, olay günü ... ilçesinde karşılaştığı maktulün ... ile ilgili ilişki isteğinde bulunduğu, aynı gün saat: 23.00 sularında maktulün bahsi geçen eve geldiği, ... ve ...'e yaşadıkları ilişki nedeniyle kızarak "ne halt ediyorsunuz" diyerek tepki gösterip ...'i alıp ...a götürmeyi teklif ettiği, konuşmanın devamında sanığın iki el ateş ederek maktulü vurduğu, daha sonra ...'i de alarak evin etrafında bir süre dolaştıkları tekrar gelip maktulü kontrol ettiği ve üç el daha ateş edip öldürdüğü anlaşılan olayda; maktulün ...'e yönelik beyanları ve hakkı olmadığı halde sanık ile ...'in yaşadığı ilişkiye yönelik tepkisi ve müdahalesinden ibaret haksız eyleminin ulaştığı boyuta göre 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören TCK'nun 29 maddesi uyarınca üst sınırdan ceza verilmesi gerekirken yazılı şekilde 16 yıl 9 ay hapis cezası verilerek eksik ceza tayini,bb)- 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii, katılanlar vekili ve Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, re'sen de temyize tabi hükmün kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 30/11/2016 gününde Üyeler ... ve ...'nın olayda haksız tahrik unsurunun bulunmadığı bu nedenle bozma gerektiği yönündeki karşı oyları ve oyçokluğuyla diğer yönlerden oybirliğiyle karar verildi.