Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 4073 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5331 - Esas Yıl 2016





(KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİ)Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından hükümlü ...'nun cezalarının 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 107. maddesi uyarınca 10 yıl 4 ay 30 gün hapis cezası olarak toplanmasına dair Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/02/2015 tarihli ve 2015/148 değişik iş sayılı kararına istinaden Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16/02/2015 tarihli müddetnameye yönelik itirazın reddine ilişkin Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 31/03/2015 tarihli ve 2015/238 değişik iş sayılı kararına vaki itirazın kabulü ile hükümlü Antalya L Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda bulunduğu için bu konuda değerlendirme yapma yetkisi olmadığından anılan mahkeme kararının kaldırılmasına dair mercii Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/04/2015 tarihli ve 2015/211 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;Dosya kapsamına göre, her ne kadar itiraz konusu müddetname Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından düzenlenmiş ve talep müddetnameye itiraz olarak değerlendirilmiş ise de, Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 13/02/2015 tarihli ve 2015/148 değişik iş sayılı içtima kararında cezaların infaz usullerine ilişkin bir açıklamada bulunulmadığı, Antalya Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16/02/2015 tarihli müddetnamede infaz şekillerinin, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun’un 108. maddesi (1/4), 107/2. maddesi (1/3) ve 647 sayılı Cezaların İnfazı Hakkında Kanun'un 19. maddesi (1/2-ayda 6 gün) olarak hesaplandığı, ancak "mahsup, tutukluluk süresi ve benzeri" itirazların müddetnameye itiraz olarak nitelendirilebileceği, hükümlünün itirazında ise Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesinin 2008/16 esas sayılı dosyasındaki suç tarihinin göz önüne alınmayarak 5275 sayılı Kanun'un 108. maddesinde yer alan 1/4 oranının uygulandığını, burada hesap hatası ve hak ihlalinin olduğunu beyan etmesi karşısında, itirazının müddetname içeriğine değil, infazın yapılış şekline ilişkin ve hüküm Mahkemesi kararına yönelik olduğunun anlaşılması karşısında, anılan Kanun'un 98/1. maddesinde yer alan "Mahkûmiyet hükmünün yorumunda veya çektirilecek cezanın hesabında duraksama olursa, cezanın kısmen veya tamamen yerine getirilip getirilemeyeceği ileri sürülür ya da sonradan yürürlüğe giren kanun, hükümlünün lehinde olursa, duraksamanın giderilmesi veya yerine getirilecek cezanın belirlenmesi için hükmü veren mahkemeden karar istenir" şeklindeki düzenleme uyarınca hükümlünün müddetnamede yer alan cezaların hesabına yönelik itirazı hakkında karar verme görev ve yetkisinin, hükmü veren mahkemeye eş değer mahkemeye değil, içtima kararını veren Denizli 3. Ağır Ceza Mahkemesi olduğu gözetilerek, itirazın reddi yerine, yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 01/08/2016 gün ve 94660652-105-20-1456-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;TÜRK MİLLETİ ADINAYargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının istemi yerinde görüldüğünden, Denizli 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 22/04/2015 tarihli ve 2015/211 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK'nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 28/11/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.