Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3906 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 4853 - Esas Yıl 2009





TEBLİĞNAME : 1-B/09/71646MAHKEMESİ :İSTANBUL İkinci Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :22.09.2008- 290/281SUÇ :Kasten adam öldürmek S.. D..'ü kasten öldürmekten sanık D.. E..'in yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (İSTANBUL) İkinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 22.09.2008 gün ve 290/281 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii ile müdahiller vekili taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Sanık müdafiinin 22.09.2008 tarihinde yüzüne karşı verilen kararı yasal süresinden sonra 06.10.2008 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, süresinden sonra gerçekleşen temyiz isteminin CMUK 317. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2- Katılanlar vekilinin temyiz istemi üzerine yapılan incelemede; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılanlar vekilinin tahrik bulunmadığına vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, a) Maktulün, olay öncesinde sanığı nazal dorsumda ödem ve sağ göz altında ekimoz olacak şekilde darp etmesi nedeniyle 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 Sayılı TCK.nun 29 maddesi uygulanmasında, tahrik nedeniyle asgari düzeye yakın indirim yapılarak ceza tayini yerine, yazılı şekilde 15 yıl cezaya hükmedilerek eksik ceza tayini, b) 5237 sayılı TCK’nun 53. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılan sanık hakkında kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından getirilen kısıtlamanın, 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca şartla salıverilme tarihine kadar geçerli olduğunun dikkate alınmaması, Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 16.06.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.