Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3895 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 2502 - Esas Yıl 2010





TEBLİĞNAME : 1-B/2010/85862MAHKEMESİ :NEVŞEHİR Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :06/03/2008 - 15/57SUÇ :Kasten insan öldürmek ve izinsiz silah taşımak İ.. T.. ile M.. B..'yı kasten öldürmekten ve izinsiz silah taşımaktan sanık O.. Ç..in yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (NEVŞEHİR) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 06/03/2008 gün ve 15/57 sayılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş ve hüküm kısmen re'sen de temyize tabi bulunmuş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: duruşmalı olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçlarının niteliği tayin edilmiş, savunması inandırıcı gerekçelerle kısmen reddedilmiş,incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmada vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya içeriğine göre;olay günü halk kütüphanesinde tanık Veysel ile birlikte çay içip sohbet eden maktullerin yanına bir süre sonra sanığın geldiği, maktullerle tanışan sanığa, maktul İzzet’in, öğretmen İsmail’i tanıyıp tanımadığını sorması üzerine, sanığın da bu kişiyi tanıdığını ancak öğrencisi ile evlendiği için makbul birisi olmadığını söylediği, bu nedenle maktullerle sanığın arasında dini konular üzerinde tartışma başladığı, maktul İzzet’in sanığa “sizin itikadınızda bozukluk bir yanlışlık var tehlikedesiniz” demesi üzerine, sanığın elinde bulunan bardağı masaya fırlattığı, bunun üzerine maktullerin sanığın üzerine yürüyerek boğazına sarıldıkları, tanık Veysel ve Mustafa’nın araya girerek tarafları ayırdığı, tanık Mustafa ile dışarı çıkmak için merdivenlerden aşağı inen sanığın, maktul Mustafa’nın peşinden koşarak üzerine geldiğini görünce korkutmak amacıyla tabancayla bir el ateş ettiği, maktul İzzet’in “bırak hocam bu şerefsizi” demesi üzerine sanığın tekrar yukarı çıkarak maktullere ateş ederek öldürdüğü olayda; 1-Tartışma sırasında maktul İzzet’in “sizin itikadınızda bozukluk var” sözüne tepki gösteren sanığın, bardağı masaya fırlatması üzerine her iki maktulün sanığın boğazına sarılması, tanıkların tarafları ayırdıktan sonra maktul Mustafa’nın olay yerinden ayrılmak isteyen sanığın üzerine doğru koşması, sanığın uyarı amacıyla ateş etmesi üzerine maktul İzzet’in de “bırak bu şerefsizi” sözü nedeniyle etki-tepki dengesi gözönüne alındığında dengenin sanık lehine bozulduğu,bu nedenle sanığın maktullere yönelik öldürme eyleminde haksız tahrik indiriminden yararlandırılması gerektiğinin gözetilmemesi, 2-Sanığın olayın başından itibaren suçunu samimi olarak ikrar ederek pişmanlığını belirtmesi, yargılama sırasında da olumsuz bir davranışının tutanaklara yansımaması da gözönüne alındığında “sanığın olay sırasındaki davranışları, olayın işleniş şekli, kastının yoğunluğu” şeklinde yasal olmayan gerekçelerle TCK.nun 62.maddesinin uygulanmaması, 3-6136 sayılı Yasaya aykırılık suçunda, “sanığın aynı anda iki ayrı adam öldürme suçunu işlediğinden şartları oluşmadığı” denilerek yasal olmayan gerekçelerle CMK.nun 231.maddesinin uygulanmamasına karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş,sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden kısmen resen de temyize tabi bulunan hükümlerin CMUK.nun 321. maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 26/05/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.