TEBLİĞNAME : 1-B/2010/100107MAHKEMESİ :ANKARA İkinci Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :16/11/2007-191/347SUÇ :Kasten insan öldürmeye teşebbüs E.. D..'i kasten öldürmeye teşebbüsten sanık H.. A..'ın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (ANKARA) İkinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16/11/2007 gün ve 191/347 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın “öldürmeye teşebbüs” suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, cezayı azaltıcı takdiri indirim nedeninin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suç vasfına yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak, Dosya kapsamına göre, sanığın, mağdurun arkadaşı tanık Eren’le tartıştığı, birbirlerine bıçak çektikleri, bu esnada mağdurun, tanık Eren’i olay yerinden uzaklaştırmaya çalıştığı, tanık Eren’in kaçması üzerine, sanığın bu kez mağdura yöneldiği, hayati önemi olan vücut bölgelerini hedef seçip arkadan bıçakla vurarak, mağduru sağ böbreğinin alınmasına ve hayati tehlike geçirmesine neden olacak şekilde yaralayarak öldürmeye teşebbüs ettiği olayda, 1- Mağdurun, TCK’nun 6/1-b maddesi kapsamında çocuk olduğu, sanığın eyleminin TCK’nun 82/1-e maddesi kapsamında kaldığı gözetilmeden, suçun niteliğinde hataya düşülerek, aynı Kanunun 81. maddesi uyarınca hüküm kurulması, 2- Mağdurdan sanığa yönelen ve haksız fiil oluşturan herhangi bir söz veya davranış olmadığı halde, haksız tahrik hükmünün uygulanması suretiyle eksik ceza tayini, 3- Kabule göre; 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören TCK’nun 35. maddesi ile yapılan uygulama sırasında, meydana gelen zararın ağırlığı dikkate alınarak, üst sınıra yakın bir ceza verilmesi yerine yazılı biçimde 12 yıl hapis cezasına hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu sebeple yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkının korunmasına, 18.05.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.