Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 339 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 851 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 1 - 2011/348862MAHKEMESİ : Antalya 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 15/04/2011, 2011/103 (E) ve 2011/270 (K)SUÇ : Kasten Öldürme TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Sanık Sedat müdafiinin yasal süreden sonra yaptığı duruşmalı inceleme isteminin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Sedat'ın kasten öldürme suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık Sedat müdafiinin eksik incelemeye, meşru savunmaya, suç niteliğine yönelen, katılanlar Ayşe, Kerem ve Arif vekilinin eksik incelemeye, TCK.nun 62. maddesinin uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; 1- Oluşa ve dosya içeriğine göre; olay tarihinden yaklaşık iki yıl önce maktul Hidayet'in, sanık Sedat'ın babası olan Erol'a borçlandığı, olay günü Erol ile sanık Sedat'ın araçlarıyla maktulün evinin önüne gittikleri, Erol ile maktulün alacak-verecek meselesi nedeniyle tartışmaya başladıkları, Erol'un küfür ederek maktulden alacağını istediği, maktulün ise işe yeni girdiğini söyleyerek para alınca borcunu ödeyeceğini belirttiği, maktulün senet vermek istememesiüzerine Erol'un küfür ederek aracına bindiği, maktulün "küfür etme ben sana küfür ediyor muyum" demesi üzerine Erol'un "ben alacaklıyım küfür ederim, sende alacaklı ol küfür et" diyerek maktule cevap verdiği, bu defa maktul Hidayet'in de Erol'a küfür etmeye başladığı, bu sırada aracın içinde bulunan sanık Sedat'ın araçtaki bıçağı alarak maktulün üzerine doğru yürüdüğü ve üç bıçak darbesiyle maktulü öldürdüğü olayda; sanığın babası olan Erol'un maktule küfür ederek ilk haksız hareketi gerçekleştirdiği, maktulün de aynı şekilde karşılık verdiği, bunun üzerine sanığın eylemini gerçekleştirdiği, etki-tepki arasındaki dengenin sanık yararına bozulmadığı, maktulden kaynaklanan ve haksız tahrik oluşturan başkaca söz ve hareketin de bulunmadığı anlaşıldığından, sanık lehine TCK.nun 29. maddesinin uygulanmaması gerektiği gözetilmeyerek eksik ceza tayini, 2- Sanığa verilen cezada TCK.nun 62. maddesi uyarınca uygulama yapılırken indirim düzeyinin gösterilmemesi, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık Sedat müdafiinin, katılan Cemal'in, katılanlar Ayşe, Kerem ve Arif vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, hükmün CMUK.nun 321.maddesi uyarınca tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, 21/01/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.