Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3137 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5876 - Esas Yıl 2010
Tebliğname No : 1 - 2010/218271MAHKEMESİ : Ankara 9. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 08/07/2010, 2010/249 (E) ve 2010/221 (K)SUÇ : Kasten yaralama : TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Hasan'ın mağdur Burhan'a yönelik kasten yaralama suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişkin cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma sebepleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin meşru savunmaya, Cumhuriyet Savcısının suç niteliğine yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya kapsamına göre; Her ikisi de alkollü olan sanık ve mağdurun olay günü karşılaştıkları, mağdurun sanığa ısrarla birlikte bira içmeyi teklif ettiği, sanığın kabul etmemesi üzerine mağdurun sanığın kolundan tutarak sanığı yere düşürdüğü, bunun üzerine sanığın üzerinde bulunan bıçak ile mağduru bir tanesi batına nafiz olup midede yaralanmaya neden olacak şekilde toplam 4 yerinden yaraladığı, batına nafiz yaralanması nedeniyle mağdurun hayati tehlike geçirdiği olayda; a) Mağdurda meydana gelen yaralanmaların niteliğine göre, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 86/1 maddesi uyarınca temel ceza tayin edilirken makul bir ceza belirlenmesi yerine yazılı şekilde alt sınırdan uygulama yapılması, b) Mağdurdan kaynaklanan haksız davranışlar, alt sınırdan uzaklaşmayı gerektirecek tahrik derecesine varmadığı halde, yazılı şekilde 1/2 oranında indirim yapılması, c) Sanığın daha önce Ankara 24. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 10.03.2010 tarih, 2009/721 Esas ve 2010/194 Karar sayılı ilamı ile mahkum olduğu anlaşılmakla, sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerektiğinin gözetilmemesi, Kabule göre de; Sanık hakkında mağdura yönelik kasten yaralama suçundan kurulan hükümde, 5237 sayılı TCK'nun 86/3-e maddesi ile belirlenen 1 yıl 6 ay hapis cezası üzerinden, mağdurun hayati tehlike geçirmiş olması nedeniyle 87/1-d maddesi uyarınca bir kat artırım yapılarak 2 yıl 12 ay yerine, yazılı şekilde hatalı hesaplama yapılmak suretiyle 3 yıl hapis cezasına hükmolunması, Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 11.04.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.