Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3088 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 7108 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No : 1 - 2010/257900MAHKEMESİ : Tokat Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO : 08/04/2010, 2009/42 (E) ve 2010/98 (K)SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA 1) Sanık Hadise hakkında hükmolunan ceza miktarına göre, sanık müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMUK.nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2) Sanık Hadise hakkında mağdure Özlem’i kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelemesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçeler ile kısmen kabul kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine. Ancak;Dosya içeriğine göre; sanık Hadise'nin eşi ile mağdure Özlem arasında birliktelik olduğu, bu nedenle mağdurun sanığın eşi ile birlikte birkaç kez sanığın evine gelip gittiği, olay tarihinde de sanığın evine gelen mağdurenin “eşini elinden alacağım, senin yuvanı yıkacağım, bu evden de attıracağım" şeklinde sözler sarf edip sanığa vurması üzerine, sanığın meyve bıçağıyla mağduru sağ kaş, sol ön kol dış kısım ve parmaklarda cilt kesisi ile birlikte sternum üst uç ve sol subkostal bölgeden biri batına nafiz olacak, diyafragma ve dalakta yaralanma sonucu hayati tehlike gcçirecek şekilde yaraladığı olayda; Sanığın savunmasında, mağdurenin yaralanmasından sonra evin kapısını açarak gitmesini istediğini ve mağdurun zilini çaldığı karşı komşudan ambulans çağırmasını istediğini belirtmesi, yine tanıklar Tuğba ve Filiz’in, mağdurenin yaralı halde kapı zilini çaldığını, sanığın kapı açık vaziyette mağdureye yönelik bir eylemi olmadan beklediğini, sanığın ambulans çağrılmasını istediği yönündeki beyanları karşısında; mağdur için dalak yaralanması nedeniyle yapılan splenektominin, mağdurenin duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması veya yitirilmesi niteliğinde olup olmadığı konusunda rapor aldırılarak, sanık hakkında 5237 sayılı TCK.nun 36. maddesinde düzenlenen gönüllü vazgeçme hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının kararda tartışılması gerektiği gözetilmeksizin, eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi CMUK'nun 321. Maddesi gereğince BOZULMASINA 10/04/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.