Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 3005 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 5572 - Esas Yıl 2010
TEBLİĞNAME : 1-B/2010/209515MAHKEMESİ :(ANTALYA) Üçüncü Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :16/02/2010 gün ve 262/34SUÇ :Kasten öldürmeye teşebbüs S.. D..'yü kasten öldürmeye teşebbüsten sanık N.. B..'ın yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (ANTALYA) Üçüncü Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 16/02/2010 gün ve 262/34 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi C.Savcısı ve sanık müdafii taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1-) Tayin edilen ceza miktarına göre, yasal şartları oluşmadığından sanık müdafiinin duruşmalı temyiz inceleme isteğinin, CMUK.nun 318.maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2-)Sanık hakkında, kasten yaralama suçundan kurulan hükümde; hükmedilen 1.320.TL adli para cezalarının CMUK.nun 305/1. maddesi uyarınca 2.000YTL den aşağı olup temyiz kabiliyeti bulunmadığından, bu hükme yönelik temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi gereğince reddine karar verilmiştir. 3-)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın kasten insan öldürmeye kalkışma suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçun niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerek??elerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin suç vasfına, tahrik olduğuna vesaireye, Cumhuriyet Savcısının suç vasfına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanığın, mağdurun göğüs ve batın bölgelerine bıçakla vurarak yaraladığı, batına nafiz bıçak yarasının iç organ harabiyetine neden olmadığı, göğüs bölgesindeki yaralanmanın ise toraksa nafiz olmayıp hayati tehlike oluşturmadığının anlaşılmakla, meydana gelen zararınağırlığı dikkate alınarak teşebbüs nedeniyle 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35. maddesinin uygulanması sırasında alt sınırdan makul bir oranda uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi yerine üst sınırdan ceza tayin edilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafii ile Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 11/05/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.