Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2943 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3393 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :. Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Kardeşini öldürme, kardeşini öldürmeye teşebbüs TÜRK MİLLETİ ADINA 1) Sanık . hakkında hükmolunan ceza miktarına göre müdafiinin duruşmalı inceleme talebinin CMUK'nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş,2) Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; ailesiyle birlikte ikamet ettiği evin depo olarak kullanılan kısmında alkol alan maktülün saat:01.00 sıralarında eve geldiği, annesi olan tanık .hakaret ettiği, ağabeyi olan sanık. odasına girip uyuşturucu almak için para istediği, tartıştığı sırada odadaki eşyalara zarar verdiği ve onunla kavga etmeye başladığı, babası olan sanık . buraya gelmesi üzerine hakaret ve tehditlerine devam ettiği, daha önce alkol aldığı zamanlarda da buna benzer saldırgan davranışlarda bulunduğunun anlaşıldığı olayda, cezanın 18 yıldan 24 yıla kadar indirilmesini öngören TCK'nun 29. maddesi uyarınca sanık . hakkında makul bir oranda indirim yapılması gerektiği gözetilmeden, azami oranda indirim yapılması suretiyle eksik ceza tayini, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.3) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık . maktul . yönelik nitelikli kasten öldürme suçu ile sanık . . maktul. yönelik eyleminin sübutu kabul, sanık. hakkında oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, eleştiri ve bozma nedenleri saklı kalmak kaydıyla haksız tahrik ve takdiri indirim sebeplerinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde eleştiri, düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık. müdafiinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçesinde meşru müdafaaya, suç vasfına, haksız tahrike yönelen, sanık . müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,A) Sanık . hakkında maktul . nitelikli kasten öldürme suçundan kurulan hükmün incelenmesinde;24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, . esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama yasaya aykırı ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasında yer alan ve sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK'nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmesi suretiyle DÜZELTİLEN, re'sen de temyize tabi olan hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, sanık hakkında hükmolunan cezanın miktarına, temyiz incelemesi dışında tutuklulukta geçen süreye göre müdafiinin tahliye talebinin REDDİNE, B) Sanık . hakkında maktül . nitelikli kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise;Oluşa ve tüm dosya kapsamına göre; olay günü arkadaşlarıyla birlikte alkol aldıktan sonra saat:01.00 sıralarında eve gelen maktulün, annesi olan tanık . hakaret ettiği, ağabeyi olan sanık . odasına girip uyuşturucu almak için para istediği, tartıştığı sırada odadaki eşyalara zarar verdiği ve onunla kavga etmeye başladığı, gürültüleri duyup gelen ve babası olan sanığın kavgaya dahil olarak maktule vurduğu, boğazını sıktığı, hakkındaki hüküm onanan kardeşi. mutfaktan alıp maktule savurduğu bıçağın boğazında saplı halde kalması üzerine bir bıçak daha alarak bununla vurmaya devam ettiği, otopsi raporuna göre maktulün kafa, yüz, boyun, omuz, kol, sırt bölgelerinde çok sayıda ekimozlar, sıyrıklar, boyun bölgesinde dört adet delici kesici alet yarası ve beş adet yüzeysel kesiler bulunduğu ve künt darbelerin neden olduğu subaraknoidal kanama, boyun basısına bağlı asfiksi, delici kesici alet yaralarına bağlı büyük damar ve organ kesisi ile kanamanın müşterek etkileri sonucu öldüğünün tespit edildiği, her iki sanığın bu şekilde fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurdukları anlaşılan olayda;a) Sanığın oğlu olan maktulün öldürülmesi eylemi üzerinde tam hakimiyet kurduğu ve fail sıfatıyla TCK'nun 37, 82/1-d, 29. maddeleri uyarınca sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden, oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde nitelikli öldürmeye teşebbüs suçundan mahkumiyet hükmü kurulması, b) Yukarıda iki numaralı bentte belirtildiği gibi, maktulün haksız tahrik oluşturan eylemlerinin ulaştığı boyut dikkate alındığında, TCK'nun 29. maddesi uyarınca makul bir oranda indirim yapılmasının yeterli olduğu gözetilmeden çok daha vahim hallerde uygulanabilecek şekilde en üst oranda cezanın indirilmesi suretiyle eksik ceza tayini,c) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih,. esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle hükmün, Üye . (a) bendiyle ilgili vasıflandırmanın doğru olduğu yolundaki karşı oyu ile oyçokluğuyla kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 07/06/2016 gününde karar verildi. KARŞI OY: Sayın çoğunluk ile aramızda görüş ayrılığı maktul .,.,., fiil üzerinde müşterek hakimiyet kurarak birlikte müşterek fail olarak mı ya da, müşterek faillik şartlarının oluşmadığı, her failin kendi fiilinden sorumlu tutulmaları gerektiği hususunda bulunmaktadır. Çoğunluğun benimsediği suçun işlenmesini sanıkların birlikte gerçekleştirdikleri ve TCY'nın 37. maddesi gereğince müşterek fail olarak sorumlu tutulmaları yönündeki görüşüne katılmamaktayım. Şöyle ki; . ölümü ile gerçekleşen olay iki aşamalı olarak gerçekleşmiştir. Mahkemenin kabulüne uygun düşen sanıkların aşamalı savunmaları, tanık anlatımları, adli tıp kurum raporu ve tüm dosya kapsamından maktulün evine aşırı alkollü gelip annesine hakaret edip küfretmesi, abisinin odasına girip para istemesi yüzünden çıkan tartışma sırasında baba olan sanık . maktulü tokat atarak bilahare boğazını sıkarak nefessiz bıraktığı, sanık. anne ve babaannesinin araya girmesi sonucu eylemine son vererek maktulün bulunduğu mahalden ayrıldığı, maktulle abisi olan sanık . tartışmanın devam ettiği, maktulün ya sen beni ya da ben seni öldüreceğim diyerek saldırıya devam etmesi üzerine sanık. maktulü boğazından bıçaklayarak öldürdüğü, maktulün ölümü ile sonuçlanan fillerin iki aşamalı olarak gerçekleştiği olayda; Sanıklar .,., arasında maktul . müştereken öldürme konusunda müşterek faillik için aranan fiilin işlenişi üzerinde müşterek hakimiyet kurulması ve birlikte suç işleme kararının bulunması unsurları gerçekleşmemiştir. Sanıkların maktulü öldürmek için karar almadıkları gibi fiili de birlikte gerçekleştirmemiştir. Sanık . maktulün boğazını sıkarak, yumruk ve tokat vurarak, engel sebep yüzünden eylemini sonlandırdıktan 15-20 dakika sonra sanık . maktulle tartışmanın büyümesi sonucu maktulü boğazından bıçaklayarak büyük damar ve organ kesisi sonucu öldürdüğü eylemleri farklı zamanlarda gerçekleşmiş olup her bir sanığın birlikte suç işleme kararı ve fiil üzerinde hakimiyet kurma şartları bulunmadığından kendi eylemlerinden ayrı ayrı sorumlu tutulmaları gerektiği ve mahkemenin kabulünün yerinde olduğu düşüncesiyle sayın çoğunluğun görüşüne bu yüzden iştirak etmiyorum. 07/06/2016 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı .huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık .. müdafii Avukat . yokluğunda 09/06/2016 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar PMF TABLOSU • TAZMİNAT HESAPLAMA Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi Pakize'nin içinde yolcu olarak bulunduğu ve davalı N Sigorta ZMSS poliçesi ile sigortalı araç nedeniyle meydana gelen kazada murisin vefat ettiğini belirterek, anne baba, eş ve çocuk için 5.000'er TL destekten yoksun kalma tazminatının müracaat tarihinden iti Kesinleşmeden icraya konulamayacak kararlar Taraflar arasındaki “şikayet” kanun yolundan dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 11.İcra Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 22.03.2013 gün ve 2013/294 E., 2013/251 K. sayılı kararın incelenmesi şikayetçiler vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 22.11. Ödeme emrinde alacaklının adresinin yanlış yazılması İtirazYukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :İİK.nun 58/1.maddesine göre takip talebinde alacaklının ve varsa k Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?