Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2568 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 3973 - Esas Yıl 2010
Tebliğname No: 1 - 2010/119990MAHKEMESİ : Antalya 1. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO:15/09/2009, 2008/509 (E) ve 2009/336 (K)SUÇ : Kişiyi yerine getirdiği kamu görevi nedeniyle öldürme, kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1-Sanık Derya hakkında mağdurlar Gökhan ve Hasan Hüseyin'i kasten yaralama suçlarından CMK.nun 231/5. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair kurulan hükümler, 5271 sayılı CMK.nun 231/12. maddesi uyarınca itiraz yasa yoluna tabi olup, itiraz merciince de bu hususta karar verilmiş olduğu anlaşıldığından, sanık Derya hakkında bu suçlardan kurulan hükümler inceleme dışı bırakılmıştır. 2-Oluşa ve dosya içeriğine göre, mağdur Süleyman'ın tahrik oluşturduğu kabul edilen haksız hareketlerin ulaştığı boyut dikkate alındığında TCK.nun 29. maddesi uyarınca yapılan indirimin makul olduğu anlaşıldığından, tebliğnamedeki bozma düşüncesi benimsenmemiştir. 3-Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Gökhan'ın mağdur Süleyman'a karşı eyleminin sübutu kabul, haksız tahrike ve takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin derecesi ve niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin bir sebebe dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık Gökhan'ın babası Hasan Hüseyin ve kardeşi Şule ile beraber pazar yerindeki tezgahlarında çamaşır sattıkları, pazar yerindeki bir şikayet üzerine oradan geçmekte olan zabıta görevlilerinden Süleyman'ın, sanığa askıdaki çamaşırların geçişleri engellediğini söyleyerek kaldırmasını istediği, daha sonra bu çamaşırların kaldırılmadığını görünce sanık Gökhan'a hakaret edip telsizle vurduğu, aynı zamanda sarhoş olan zabıta görevlisi Fatma'nın biber gazı ile diğer zabıta görevlileri Derya ve Mustafa'nın elleri ile vurmak sureti ile Gökhan'ı yaraladıkları, bu sırada para bozdurmak için tezgahtan ayrılmış olan Hasan Hüseyin'in gelerek oğlunu kurtardığı, Süleyman ve diğer zabıta görevlilerinin bu defa Hasan Hüseyin'e vurmaya başlamaları üzerine sanık Gökhan'ın, eline geçirdiği bıçak ile karın ve göğüs bölgelerine birer kez vurarak karaciğer, safra kesesi yaralanmasına, yaşamsal tehlike geçirmesine, organ işlevinin sürekli yitirilmesi niteliğinde safra kesesinin çıkartılmasına neden olacak şekilde Süleyman'ı yaraladığı olayda; A-Sanığın, mağduru yerine getirdiği kamu görevi nedeni ile değil, kendisine ve babasına karşı görev sınırlarını aşmak sureti ile keyfi olarak gerçekleştirdikleri kasten yaralama ve hakaret suçlarının etkisi altında öldürmeye teşebbüs ettiği anlaşıldığından, sanığın eylemi nedeniyle TCK.nun 81,35,29 maddeleri uyarınca "kasten öldürmeye teşebbüs" suçundan cezalandırılması yerine suç niteliğinde yanılgıya düşülerek yazılı biçimde "kişinin yerine getirdiği kamu görevi nedeni ile öldürme" suçundan TCK.nun 82/1-g, 29 maddeleri gereğince cezalandırılması sureti ile fazla ceza tayini, b-Kabule göre de; teşebbüs hükümlerini düzenleyen ve 13 ile 20 yıl arasında hapis cezası öngören 5237 sayılı TCK.nun 35.maddesinin uygulanması sırasında, meydana gelen tehlike ve zararın ağırlığı dikkate alınarak makul bir ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden 16 yıl hapis cezasına hükmedilmesi, Bozmayı gerektirmiş olup sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 27/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.