Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 232 - Karar Yıl 2017 / Esas No : 4684 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :Ağır Ceza MahkemesiSUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, tehdit.HÜKÜM : a) TCK'nun 81, 35, 29, 62. maddeleri uyarınca 8 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası. b) TCK'nun 106/1-1, 29, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 600.TL adli para cezası. TÜRK MİLLETİ ADINA A-) Sanığa tehdit suçundan verilen adli para cezası miktarı itibari ile 5320 sayılı Kanunun geçici 2. maddesine göre kesin nitelikte olup, temyiz kabiliyeti bulunmadığından, sanık müdafiinin bu suça yönelik temyiz isteminin CMUK.nun 317. maddesi uyarınca REDDİNE,B-) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ...’un, mağdur ...’u kasten öldürmeye teşebbüs suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre hükümlerde bozma nedeni dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin sübuta ve vasfa yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak,Dosya kapsamına göre, arkadaş olan sanık, mağdur ile tanıklar ...'nin,...'in kullandığı araçta piknik dönüşü seyir halinde iken, tanıklar ... ve ...'ün, beyanına göre, mağdurun araçtaki yüksek müzik sesini kısarken sanık tarafından engellenmesi üzerine, sanıkla mağdur arasında sürekli bir laf dalaşı yaşandığı; bir süre sonra sanığın, araçta mağdura "seninle yarın görüşeceğiz" demesi üzerine, mağdurun sinirlenerek araçtan indiği, ardından da sanığın inerek mağduru bıçaklayarak öldürmeye teşebbüs ettiği, araç yanlarında durduğunda tanıklar ... ve...’un, mağdur’un sanığa yönelik, senin ananı, avradını, kardeşini sinkaf ederim dediğini duyduklarını beyan ettikleri olayda; 1-) Haksız tahrike ilişkin beyanlar yönünden tanıkların yüzleştirilerek, beyanları arasındaki çelişkinin giderilmesinden, hangi tanığın beyanına neden üstünlük tanındığının belirtilmesinden sonra, haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulunmayacağının denetime olanak verecek şekilde tartışılması gerektiği düşünülmeksizin, oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu TCK.nun 29. maddenin uygulunmasına yönelik yazılı şekilde hüküm kurulması, 2-) Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen hususların gözetilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 01.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.