Hasan'ı kasten yaralamaktan sanık Yılmaz, izinsiz silah taşımaktan sanık Şevki'nin bozma üzerine yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (Elazığ Birinci Ağır Ceza Mahkemesi)'nden verilen 04.12.2008 gün ve 92/496 sayılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar müdafii iie müdahil vekili taraflarından istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından teb-liğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi.1) Sanık Şevki yönünden kurulan hükmün incelenmesinde,Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Şevki'nin 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliğini tayin, cezayı azaltıcı sebebin bulunmadığı takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozma ilamına uyularak verilen hükümde isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin bir nedene dayanmayan ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün tebliğ namedeki düşünce gibi (ONANMASINA),2) Sanık Yılmaz yönünden kurulan hükmün incelenmesinde,Dosya içeriğine göre, kardeşi Ramazan'ın yaralandığını ve hareket edemediğini gören sanığın, onu saldırıdan kurtarmak ve hastaneye götürmek amacıyla evine giderek araç temin edip, yanına tüfeğini de almak suretiyle olay yerine geri geldiği sırada, sanık Şevki'nin oğulları olan Ahmet ve mağdur Hasan'ın av tüfekleriyle sanığın üzerine ateş etmeleri ve yaralı Ramazan'a müdahale etmesini engellemelerine tepki olarak, sanık Yılmaz'ın kardeşi Ra-mazan'ı kurtarmak amacıyla mağdur Hasan'a ateş ederek yaralanmasından ibaret olayda;Sanık Yılmaz'ın gerek kendisinin gerek kardeşinin yaşam hakkına yönelen saldırı karşısında, kendisini ve kardeşini kurtarmak amacıyla saldırı ile orantılı şekilde hareket ederek eylemi gerçekleştirdiği anlaşıldığından, sanığın 5237 sayılı TOCnun 25, CMK.nun 223/2-d maddeleri gereğince beraatine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmeyerek, ağır tahrik altında kasten yaralama suçundan mahkumiyet hükmü kurulması,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğ namedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 14.04.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.