TEBLİĞNAME : 1-B/09/106525MAHKEMESİ : (CEYHAN) Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :30/01/2009 - 200/36SUÇ : Kastla öldürmekten, yaralama F.. N..'nu olası kastla öldürmekten, F.. N..'nu da yaralamaktan sanıklar Ö.. D.. ile A.. Y.., işbu suçlara iştirakten sanıklar M.. Y.. ile C.. D..'in yapılan yargılanmaları sonunda: hükümlülüklerine, sanıklar Ö.. D.., A.. Y.. ile M.. Y..'in yaralamaktan beraatlerine ilişkin (CEYHAN) Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 30/01/2009 gün ve 200/36 sayılı hükmün Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafii ile müdahil vekili taraflarından istenilmiş, sanık A.. Y.. duruşma da talep etmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: sanık A.. Y.. hakkında duruşmalı, diğer sanıklar ile müdahilin temyizleri veçhile incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1-)Sanık Mehmet hakkında hükmolunan ceza miktarına göre, müdafiinin duruşmalı inceleme isteminin CMUK.nun 318 maddesi uyarınca reddine karar verilmiştir. 2-)Oluşa ve dosya içeriğine göre; olayda, maktulden kaynaklanan sanıklara yönelik tahrik oluşturacak herhangi bir haksız söz veya davranış bulunmadığı anlaşıldığından, olayın başlangıcına hangi tarafın neden olduğunun dosya kapsamından tespit edilememesi nedeniyle sanıklar lehine haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiği yön??yle bozma isteyen tebliğnamedeki düşünce benimsenmemiştir. 3-)Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıkların suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanık Celal'in mağdur Faiz'i yaralama suçunun niteliği tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin niteliği takdir kılınmış,savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş,incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanıklar Ali ve Mehmet müdafiilerinin temyiz dilekçelerinde (sanık Ali yönünden ayrıca duruşmalı inclemede) eksik incelemeye, sübuta, suçların vasıflarına ve haksız tahrik hükmünün uygulanması gerektiğine; sanıklar Celal ve Ömer müdafiinin eksik incelemeye ve sübuta; katılan vekilinin sanıklar Mehmet ve Celal'in asli maddi fail olarak eyleme katıldıklarına yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; a-)Sanıklar Ali, Ömer, Mehmet ve Celal haklarında olası kasıtla öldürme ve bu suça iştirak suçlarından kurulan hükümlerin incelenmesinde; Oluşa ve dosya içeriğine göre; olay günü sanık Mehmet ile tanık Kübra için yapılan kına töreninin sonuna doğru, erkek tarafı ile kız tarafı arasında halay çekme sırasında başlayan tartışmanın daha sonra kimin başlattığı tespit olunamayan kavgaya dönüştüğü, kavga sırasında sanık Mehmet ile ağabeyi sanık Ali'nin orada bulunan arkadaşlarına araçtaki bıçakları getirmelerini söylemeleri üzerine kardeş olan sanıklar Celal ve Ömer'in yakınındaki sanık Ali'ye ait araçta bulunan bıçakları aldıkları, sanık Celal'in bıçakla mağdur Faiz'in sol uyluğuna bir kez vurarak basit nitelikte yaraladıktan sonra diğerlerinin yanına geldiği ve kavga ortamında sanık Ömer'in bıçakla maktule bir kez vurduğu ve kendisi yere düşmesi üzerine elindeki bıçağı arkadaşı sanık Ali'nin alarak onun da maktule bir kez vurduğu, maktulün aldışı yaraların etkisiyle yere düşmesi üzerine, sonucu aldıklarını düşünen sanıkların oradaki üçüncü kişilerin müdahalesi ile eylemlerine son vermek zorunda kaldıkları, sol uyluk orta iç yan ile suprapudik bölgelerden iki ayrı darbe alan maktulün sol uyluk bölgesindeki yaranın oluşturduğu sol femoral arter ve vende tam kat kesi nedeniyle büyük damar yaralanmasından gelişen dış kanama sonucu öldüğü olayda; Kullanılan aletlerin elverişliliği, yaraların yeri ve niteliği, engel halin varlığı hususları dikkate alındığında, doğrudan kasıtla hareket eden sanıklar Ömer ve Ali'nin kasten öldürme, diğer sanıklar Mehmet ve Celal'in ise kasten öldürmeye yardım etme suçlarından cezalandırılmaları yerine, oluşa ve dosya kapsamına uygun olmayacak şekilde eylemlerin olası kasıtla işlendiğinin kabulü ile yazılı şekilde karar verilmesi;b-)Sanık Celal hakkında mağdur Faiz'i kasten yaralama suçundan kurulan hükümde; Adana Adli Tıp Şube Müdürlüğü'nün 12/05/2008 tarih ve 2008/3666 sayılı raporunda mağdurun sol uyluk 1/3 üst arka yüzdeki kesici ve delici alet yarası nedeniyle hayati tehlike geçirmediği ve basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte yaralandığının belirtilmesi karşısında, sanığın 5237 sayılı TCK.nun 86/2 maddesi yerine 86/1 maddesi uyarınca yazılı şekilde cezalandırılmasına karar verilmesi, c-)Kabule göre de; olası kasıtla öldürme ve buna yardım etme suçlarından hüküm kurulurken, denetimine olanak vermesi bakımından önce 5237 sayılı TCK.nun 81 maddesi uyarınca temel ceza tayin edilip, daha sonra bu cezadan aynı Yasanın 21/2 maddesi uyarınca indirim yapılması yerine, doğrudan 5237 sayılı TCK.nun 21/2,37/1 (21/2,39/1) maddeleri yollamasıyla 81/1 maddesi gereğince yazılı şekilde karar verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanıklar müdafiileri ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, kısmen resen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 06/04/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.