TEBLİĞNAME : 1-B/2009/99281MAHKEMESİ :(İZMİR) Birinci Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :23/07/2008 -229/272SUÇ :Tasarlayarak öldürmek F.. H..'ın eşi A.. H..'ı tasarlayarak öldürmekten sanıklar F.. H.., M.. Ö.., M.. Ö.. ve S.. P..'ın yapılan yargılanmaları sonunda: Hükümlülüklerine ilişkin (İZMİR) Birinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 23/07/2008 gün ve 229/272 sayılı hüküm re'sen temyize tabi olmakla beraber Yargıtay’ca incelenmesi sanıklar müdafiileri ve müdahil vekili taraflarından da istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle; incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Fatma'nın kasten eşini öldürmek, sanıklar Muzaffer, Mürsel ve Sebahat'ın kasten insan öldürmek suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde sanık Fatma'nın suçunun niteliği tayin, bozma nedenleri saklı kalmak kaydıyla takdir ve tahrike ilişkin cezayı azaltıcı sebebin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde, bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan Yaşar vekilinin suçun canavarca hisle işlendiğine, takdiri indirim maddelerinin uygulanmasının yersizliğine vesaireye; sanıklar müdafiinin sanık Fatma yönünden bir nedene dayanmayan, diğer sanıklar yönünden sübuta vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Oluşa ve dosya içeriğine göre, sanık Fatma ile eşi olan maktul arasındaki geçimsizlik nedeniyle sanığın maktul ile birlikte oturdukları evi terk ederek, babası ve kardeşleri olan diğer sanıklarla birlikte yaşamaya başladığı, suç tarihinden yaklaşık 15 gün önce maktulün, sanık Fatma'yı yanında sanık Sebahat'ın da bulunduğu sırada tehdit ettiği, olay günü maktulle telefonda tartışan sanık Fatma'nın, diğer sanıklarla birlikte eşi maktulün kaldığı eve saat 23.00 sıralarında, kapısını sanık Fatma'da bulunan anahtarla açmak suretiyle girdikleri ve uyumakta olan maktulü çok sayıda bıçak darbesiyle öldürdükleri olayda; 1) Olaydan önce sanıkların maktulü öldürme kararını ne zaman verdikleri ve bu kararlarında suç işleme tarihine kadar sebat edip etmedikleri konusunda delil bulunmadığından, eylemde tasarlamanın koşullarının oluşmadığı anlaşıldığı halde, yazılı şekilde tasarlayarak insan öldürmek suçundan hüküm kurulması, 2) Maktulün uyku halinde olması nedeniyle, "beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda" bulunduğu anlaşılmakla, sanıkların eylemlerinin 5237 sayılı TCK.nun 82/1-e maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, 3) Maktul ile sanıklar Muzaffer, Mürsel ve Sebahat arasında TCK.nun 82/1-"d" maddesinde sayılan bir akrabalık ilişkisi bulunmadığı halde, sanıklar hakkında TCK.nun 82/1-d maddesinin uygulanması, 4) Sanık Fatma'nın, eşi maktul ile birlikte yaşadığı evi aksi sabit olmayan sanık savunmalarına göre, maktulün kendisini sürekli darp etmesi, kendisine ve ailesine hakaret etmesi nedeniyle terk ettiği, babası sanık Muzaffer'in yanında kalmaya başladığı, olaydan bir süre önce maktulün alkollü olarak sanıkların evi önüne gelerek sanıkları rahatsız ettiği, olaydan yaklaşık 15 gün önce de sanık Fatma ile kardeşi sanık Sebahat'i "sizin hepinizi keseceğim" diye tehdit ettiği olayda; maktulden kaynaklanan sanıklara yönelik haksız fiil niteliğindeki bu söz ve davaranışlarından dolayı, haksız tahrik nedeniyle 18 yıldan 24 yıla kadar hapis cezası öngören TCK.nun 29.maddesi ile uygulama yapıldığı sırada sanıklar hakkında alt ve üst sınırlar arasında olaya uygun makul bir ceza yerine 18 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini, Yasaya aykırı olup, katılan Yaşar vekili ve sanıklar müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, re'sen de temyize tabi bulunan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), sanıklar Fatma ve Sebahat'a verilen ceza miktarı ve tutuklu kaldıkları süreye göre tahliye taleplerinin reddine, 31/03/2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.