Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1913 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3456 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : . Ağır Ceza MahkemesiSuç : Kasten öldürme ve bu suça yardım, 6136 sayılı Yasaya aykırılıkTÜRK MİLLETİ ADINA 1- Sanık .. hakkında 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçundan kurulan beraat hükmünü temyiz hak ve yetkisi bulunmayan katılanlar vekili ile gerekçeye yönelik olmayan sanık müdafiinin temyiz taleplerinin CMUK'nun 317. maddesi uyarınca ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar .,., maktul .kasten öldürme, sanık. ayrıca 6136 sayılı Kanuna Muhalefet, sanık . maktulü kasten öldürmeye yardım etme suçları ile sanık . maktule yönelik eyleminin sübutu kabul, sanık . eylemi dışında oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçların niteliği tayin, bütün suçlar yönünden takdire, kasten öldürme ve bu suça yardım suçları yönünden ayrıca tahrike ilişen cezaları azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunmaları değerlendirilip inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma ve düzeltme nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık.. ve müdafii ile diğer sanıklar müdafilerinin sübuta, katılanlar vekilinin tahrik hükmünün uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,A- Sanıklar,.,. hakkında kasten öldürme, sanık . hakkında bu fiile yardım etme, sanık . hakkında ayrıca 6136 sayılı Kanuna Muhalefet suçlarından kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin sanıklar hakkında bu madde ile yaptığı uygulamalar yasaya aykırı ise de, bu hususlar yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK'nun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak hüküm fıkralarında yer alan 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin "Anayasa Mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek 5237 sayılı TCK'nun 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,B- Sanık . hakkında maktule yönelik kasten öldürmeye yardım suçundan kurulan hükmün incelenmesinde ise; . ile tanık . arasında husumet bulunduğu, . tarafları biraraya getirmeye karar vererek ormanlık alana gitmek üzere ticari taksisi ile önce. elindeki beze sarılı tüfeği aracın bagajına koyduktan sonra yola çıktığı, .,., de bilahare araca bindiği, hep birlikte ormanlık alana geldikleri,.,., bir tabanca vererek ağacın arkasına saklanmasını istediği, ayrıca beze sarılı tüfeği alarak çalıların arasına gizlediği,. bu esnada araçla geri dönerek maktul .ile tanıklar alarak olay yerine getirdiği, tanıklardan .,., arasında başlayan tartışmaya maktul ile . de dahil olduğu, maktulün bıçak çıkartarak çevresine salladığı, bunun üzerine sanığın daha önce. tarafından çalılık alana bırakılan av tüfeğini alarak maktul ve arkadaşlarına doğru ateş ettiği, . da saklandığı yerden tabancasıyla birden fazla ateş ederek maktulün ölümüne neden olduğu, sonrasında tarafların olay yerinden kaçtıkları anlaşılan olayda; 1- Sanık . olay yerine araçta av tüfeği olduğunu bilerek diğer sanıklarla birlikte gelmesi, taraflar arasında başlayan tartışmanın büyümesi üzerine av tüfeğini gizledikleri yerden alarak maktul ve arkadaşlarının üzerine doğru ateş edip dirençlerini kırıp korkutması hususları birlikte değerlendirildiğinde sanığın eyleme katkısının yardım etme boyutunu aştığı, kasten öldürme fiili üzerinde .,., ile birlikte hakimiyet kurduğu, TCK'nun 37/1. maddesi delaletiyle 81, 29, 62. maddeleri gereğince fail sıfatıyla sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu yardım eden olarak kabulüyle eksik ceza tayini, 2- 24.11.2015 günlü Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,Bozmayı gerektirmiş olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 12/04/2016 gününde diğer yönlerden oybirliğiyle, sanık .yönünden Üye . hükmün onanması gerektiği yönündeki karşıoyu ve oybirliğiyle karar verildi.