Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1824 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3579 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ : . Ağır Ceza MahkemesiSuç : Kasten öldürmeye teşebbüs, tehdit, hakaret, kasten yaralamakTÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık . kasten öldürmeye teşebbüs, sanık . tehdit suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suçlarının niteliği tayin, sanık . suçunda kusurluluğu azaltan haksız tahrik ve cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği, sanık . suçunda cezayı azaltıcı takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmediğinden, sanık . müdafiinin eksik incelemeye vesaireye, katılan sanık . sanık sıfatıyla sübuta, TCK'nun 50 ve 51. maddelerinin uygulanması gerektiğine, katılan sıfatıyla haksız tahrik ve takdiri indirim hükmünün uygulanmaması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine;Ancak;A-)Sanık . kasten öldürmeye teşebbüs suçu yönünden yapılan incelemede;..a-Adli Tıp Kurumu .Şube Müdürlüğü'nün 19.08.2013 tarihli ve 2013/3396 sayılı raporunda; mağdurda batına nafiz karaciğer ile ince ve kalın bağırsakta yaralanmalara neden olan kesici delici alet yaralanması arızasının kişinin yaşamını tehlikeye sokan bir durum olduğu, basit bir tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif nitelikte olmadığı, duyulardan veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflamasına yada yitirilmesine neden olup olmadığı hususunda rapor düzenlenebilmesi için şahsın olay tarihinden 18 ay sonra .Devlet Hastanesi Genel Cerrahi polikliniğine sevkinin sağlanarak tedavisinin tamamlanıp tamamlanmadığı, tamamlandı ise sekel mahiyetinde arızasının olup olmadığı yönünden alınacak raporun temin edilerek şahıs ile birlikte tekrar muayene edilmek üzere gönderilmesinin gerektiğinin bildirilmesi, yaralanma nedeniyle meydana gelen zararın kesin olarak belirlenmesi gerektiği zira 9 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası öngören TCK'nun 35. maddesi ile uygulama yapıldığı sırada meydana gelen zarar ve tehlikenin ağırlığı birlikte değerlendirilerek olaya uygun bir ceza tayini gerektiği, bu nedenle mağdurun mevcut yaralanma nedeniyle duyulardan veya organlardan birinin işlevinin sürekli zayıflamasına yada yitirilmesine neden olup olmadığı hususunda rapor aldırılması gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme sonucu hiç isabet bulunmayan olaylarda uygulanma olasılığı bulunan 9 yıl hapis cezasına hükmedilmesi suretiyle eksik ceza tayini,b-Dosya içeriğine ve mevcut delillere; mağdur . kaynaklanan ve sanığa yönelen haksız fiil niteliğindeki hakaret ve tehdit içeren söz ve davranışların niteliği, ulaştığı boyut ve daha vahim olayların varlığı dikkate alındığında 1/4 den 3/4 oranına kadar indirim öngören TCK'nun 29. maddesi ile yapılan uygulama sırasında asgari orandan uzaklaşılarak makul bir oranda indirim yapılması yerine 1/2 oranında indirim yapılmak suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini,c-Sanığın tekerrüre esas alınan . Asliye Ceza Mahkemesinin 20.10.2011 tarihli, 2011/484 esas ve 2011987 sayılı mahkumiyet kararında yaş küçüklüğü nedeniyle sanık hakkında TCK'nun 31/2 maddesinin uygulanması karşısında, TCK'nun 58/5 maddesi uyarınca bu mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alınmasına yasal olanak bulunmadığının gözetilmemesi,B-)Sanık .hakkında tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden yapılan incelemede;Sanığın adli sicil kaydında yer alan mahkumiyetine ilişkin kararların kesinleşme ve infaz şerhi verilmiş örneklerinin getirtilip incelenmesi, tekerrüre esas ilamın belirlenmesi, 5275 sayılı Kanun'un 108/2. maddesi gözetilerek en ağır hapis cezasına ilişkin mahkumiyet hükmünün tekerrüre esas alınması gerektiği gözetilmeksizin, eksik inceleme sonucu hangi ilamın tekerrüre esas alındığı da denetime imkan vermeyecek şekilde hüküm kurulması,C-)24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümlerinin değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş olup, sanık . müdafii ile katılan sanık . temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmekle, sanıklar hakkında kurulan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 11/04/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.