Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1814 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 3641 - Esas Yıl 2015





MAHKEMESİ :. Ağır Ceza MahkemesiSuç : Kan gütme saikiyle öldürme, 6136 sayılı Yasaya muhalefet, suç delillerini gizlemeTÜRK MİLLETİ ADINA 1-a) Birleştirme kararından sonra suça sürüklenen çocuğun yaşı nazara alınmadan bazı oturumların kapalı yerine açık icra edilmesi telafisi imkansız hata olarak kabul edilmiş, b) Katılan vekilinin hak ve yetkisi bulunmadığından duruşmalı inceleme isteminin CMUK'nun 318. maddesi uyarınca reddine karar verilmiş,c) Sanıklar .,., hakkında suç delillerini gizlemek suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kararlar, CMK'nun 231/12 maddesi uyarınca itiraza tabi olduğundan inceleme dışı bırakılmış,d) Katılanın sanık .ile suça sürüklenen çocuk .hakkında 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan kurulan hükümleri temyiz hak ve yetkisi yetkisi bulunmadığından, vekilinin bu hükümlere yönelik temyiz istemi ile,Suça sürüklenen çocuk .. müdafiinin 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçundan verilen beraat kararının gerekçesine yönelik olmadığı anlaşılan temyiz isteminin ise, CMUK'nun 317. maddesi gereğince ayrı ayrı reddine karar verilmiştir. 2) Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanıklar .,.,. ve suça sürüklenen çocuk . maktül . yönelik eylemlerinin sübütu kabul, suça sürüklenen çocuk yönünden kusurluluğu azaltan nedenlerden yaş küçüklüğü ile sanıklar ve suça sürüklenen çocuk yönünden takdiri indirim sebebinin niteliği takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, sanık . hakkında kan gütme saikiyle kasten öldürme suçuna azmettirme suçundan elde edilen delillerin hükümlülüğüne yeter nitelik ve derecede olmadığı kabul ve takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmediğinden sanık . müdafiinin temyiz dilekçesinde ve duruşmalı incelemede, eksik incelemeye, sübuta, sanık .. müdafii ile suça sürüklenen çocuk müdafiinin bir nedene dayanmayan, o yer Cumhuriyet savcısının sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun beraati gerektiğine, katılan vekilinin eksik incelemeye, takdire, beraat eden sanık yönünden sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddiyle,A) Sanık .. hakkında kurulan beraat hükmünün tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,B) Sanıklar .,.,. ve suça sürüklenen çocuk . hakkında nitelikli kasten öldürmeye yardım etme suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde ise, Oluşa, tüm dosya kapsamına tanıklar .,.,., ilk aşamada alınan anlatımlarına, sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun daha sonra kendilerine ait olduğunu kabul etmek zorunda kaldıkları ... plakalı araç içerisinde ele geçen mont ile suça sürüklenen çocuk . üzerinde bulunan montta tespit edilen atış artıkları ile yine araçta bulunan kar maskesi ile diğer monttaki genotip özelliklere, sanık . büfenin önüne döndüğü saat ve maktulün öldüğü yere olan mesafe nazara alındığında gidip gelmesinin mümkün olmasına, ilk aşamada verilen eşgalin sanık . ile uyumlu olmasına, olaydan hemen sonra sanıklar ve suça sürüklenen çocuk arasında tespit edilen yoğun telefon görüşme trafiğine, bilirkişilerden . ,. 11.06.2012, . ise 21.10.2013 tarihli raporlarına, polis memurları .,., tarafından düzenlenen 24.12.2009 ile 6 polis memuru tarafından düzenlenen 25.12.2009 tarihli tespit tutanaklarının içeriklerine göre; Sanıklar ve suça sürüklenen çocuğun babasının maktülün kardeşi .tarafından öldürülmesi nedeniyle aileler arasında köklü husumet bulunduğu, sanıklar .,., ve suça sürüklenen çocuk .bu nedenle ve kan gütme saikiyle, maktülü öldürmeye karar verdikleri, olay günü yapmış oldukları plan dahilinde . plakalı araç ile maktülün evinin bulunduğu yere gittikleri, içlerinden birinin evin yakınında araç içerisinde beklediği, diğer ikisinin başlarına kar maskesi geçirdiği ve arabadan inerek maktülün gelmesini beklemeye başladıkları, arabasıyla geldiğini gördükleri sırada birinin olay yerinde gözcülük yaptığı diğerinin ise maktüle yaklaşıp bir metre gibi mesafeden önce iki el sonra seri halde uzun namlulu silahla 27 el ateş ederek öldürdüğü, akabinde arabaya binerek hep birlikte olay yerinden kaçtıkları anlaşılan olayda;Sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun tasarlayarak ve kan gütme saikiyle kasten öldürme suçunu, eylem üzerinde tam bir fiili hakimiyet kurarak, etkin görev bölüşümü altında birlikte işledikleri ve “fail" sıfatıyla TCK'nun 37/1, 82/1-a-j. maddeleri uyarınca ayrı ayrı cezalandırılmaları gerektiği gözetilmeden, oluşa uygun düşmeyen gerekçeler ve yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı biçimde “kan gütme saikiyle kasten öldürmeye yardım etme" suçundan aynı Kanunun 82/1-j, 39. maddeleri uyarınca cezalandırılmalarına karar verilmek suretiyle eksik cezalar tayini, C) Kabule göre de;ca) 15 ile 20 yıl aralığında hapis cezası öngören TCK'nun 39. maddesinin uygulanması sırasında, nitelikli kasten öldürmeye yardım niteliğindeki hareketlerin ulaştığı boyut dikkate alınarak, üst sınıra yakın cezalar tayini yerine, yardımın derecesinde yanılgıya düşülerek, yazılı biçimde 15 yıl hapis cezalarına hükmedilmek suretiyle eksik cezalar belirlenmesi, cb) TCK'nun 38 ve 82/1-a maddelerinin uygulanması gerekip gerekmediğinin karar yerinde denetime imkan verecek şekilde tartışılmaması, cc) Suça sürüklenen çocuk . hüküm fıkrasında ve karar başlığında sanık olarak gösterilmesi, cd) 24.11.2015 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 esas ve 2015/85 sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK'nun 53. maddesinin iptal edilen bölümleri doğrultusunda sanıklar .,.,hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin tebliğnamedeki düşünceye kısmen aykırı olarak BOZULMASINA, üye . sanıkların ve suça sürüklenen çocuğun maktüle yönelik eylemi gerçekleştirdiklerine dair yeterli delil elde edilemediğinden beraatlerine karar verilmesi yönünden hükümlerin bozulması gerektiği yönündeki karşı oyu ve oy çokluğu ile 07/04/2016 gününde karar verildi..KARŞI OY:.Cumhuriyet Başsavcılığınca sanıklar.,.,. ve suça sürüklenen çocuk . haklarında kan gütme saikiyle adam öldürmek suçundan, sanık .. hakkında bu suça yardımdan açılan davanın yargılaması sonunda sanıklardan .beraatine, suça sürüklenen çocuk. ile sanıklar .,., maktul . kimliği belirsiz bir şahıs tarafından öldürülmesi fiilini olay öncesi, oluş sırası, olay sonrası yardım etmekten TCK.nun 82/1-j, 39/1 maddelerine aykırılıktan mahkumiyetlerine karar verildiği, Yargıtay . Ceza Dairesince temyiz incelenmesinde suça sürüklenen çocuk . ile sanıklar .,., tasarlayarak ve kan gütme saikiyle cezalandırılmaları gerektiği gerekçesi ile anılan kararın bozulması yönündeki çoğunluk görüşüne katılmıyorum. Şöyle ki:. Ağır Ceza Mahkemesinin suça sürüklenen çocuk . ile sanıklar .,., tanık . ile birlikte . plakalı araçla maktulü öldürmek için yoldan alarak maktulün öldürüldüğü yere götürerek öldürme fiilinden sonra tekrar araçla olay yerinden alıp uzaklaştırarak yardımda bulunduklarına dair mahkemenin gerekçesi dosya içeriği ile bağdaşmamaktadır. Mahkemenin bu kabulünü doğrulayan yada dolaylı biçimde açıklayan herhangi bir beyan bulunmamaktadır. Olayın görgü tanıkları konumunda bulunan .,.,., mahkemenin kabulünü doğrulayıcı beyanları da yoktur. Bu tanıkların anlatımlarında maktulü kaleşnikof silahla ateş ederek öldüren şahsın 1,80 cm boyunda, ayağı hafif aksayan üzerinde pardesü olan bir şahıs olduğu, maktulü öldürdükten sonra olay yerinden yürüyerek uzaklaştığını beyan ettikleri, tarifini yaptıkları bu tarife sanıklar ile suça sürüklenen çocuğun fiziki görünümünün uymadığı mahkemece de tespit edilmiştir.Ceza Muhakemesinde kabul edilen “in dubio pro reo” şüpheden sanık yararlanır ilkesi aynı zamanda evrensel bir ilkedir. Bu ilkenin özü ceza davasında sanığın mahkumiyetine karar verilebilmesi bakımından göz önünde bulundurulması gereken herhangi bir soruna ilişkin şüphenin, mutlaka sanık yararına değerlendirilmesidir. Buna göre, dava konusu suçun işlenip işlenmediği, işlenmiş ise sanık yada sanıklar tarafından işlenip işlenmediği veya gerçekleştirme biçimi konusunda bir şüphe belirmesi halinde de geçerlidir. Sanığın bir suçtan cezalandırılmasına karar verilebilmesinin temel şartı, suçun hiçbir şüpheye mahal bırakmayacak kesinlikle ispat edilebilmesidir. Gerçekleşme şekli şüpheli veya tam olarak aydınlatılamamış olaylar ve iddialar sanığın aleyhine yorumlanarak mahkumiyet hükmü kurulamaz. Ceza mahkumiyeti; herhangi bir ihtimali değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalı, bu ispat hiçbir şüphe yada başka türlü oluşa imkan vermemeli, toplanan delillerin bir kısmına dayanılıp, diğer kısmı göz ardı edilerek ulaşılan kanaate değil, kesin ve açık bir ispata dayanmalıdır. Yüksekte olsa ihtimale dayanılarak sanığı cezalandırmak, Ceza Muhakemesinin en önemli amacı olan gerçeğe ulaşmadan hüküm vermek anlamına gelecektir. Somut olay bu açıklamalar ışığında ve tüm dosya içeriği göz önüne alınarak değerlendirildiğinde; . Kriminal Polis Laboratuvarları Müdürlüğünün 21.09.2010 tarihli ekspertiz raporunda belirtilen ve . plakalı araçta elde edilen montun kol ağzında tespit edilen atış artıklarının bu montu giyen kişinin ateş ettiği gibi, ateş eden şahsın yanında bulunması durumunda oluşabileceği ve olayla ilgisi olmasa dahi herhangi bir kişinin ateş eden el ile teması halinde de atış artıklarının geçebileceği açık biçimde belirtildiği halde, araçta elde edilen montun suça sürüklenen çocuk.ait olduğunun hangi beyana dayanılarak kabul edildiği açıklanamamıştır.Mahkemece suça sürüklenen çocuk ve sanıkların öldürme olayı ile ilgisi bulunmayan kendi durumları ile ilgili beyanlarındaki kısmi çelişkilerden, olay öncesi aralarında herhangi bir telefon görüşmesi olmadığı halde olaydan 15-20 dk sonraki görüşmelerini ve . plaka sayılı aracın aidiyeti konusundaki açıklamalardan hareketle suça sürüklenen çocuk . ile sanıklar .,., kan gütme saikiyle maktulü öldürme fiiline yardımdan mahkumiyetlerine yeterli delil bulunmadığından beraatleri yerine mahkumiyetlerine dair kararın bozulmasına karar verilmesi gerektiği düşüncesiyle çoğunluk görüşüne katılmıyorum.07/04/2016 gününde verilen işbu karar Yargıtay Cumhuriyet Savcısı . huzurunda ve duruşmada savunmasını yapmış bulunan sanık . müdafii Avukat .yüzüne karşı 14/04/2016 gününde usulen ve açık olarak anlatıldı. Bilmeniz halinde fark yaratacak kararlar HAGB'ye itiraz üzerine hem şekil hem de esastan incelenir Hakkı olmayan yere tecavüz suçundan sanık S.nin, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 154/1, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 5 ay hapis ve 80,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına da Sigortasız Çalıştırılan İşçinin İşçilik Alacakları İçin Hizmet Tespit Davası Açmaya Zorlanamayacağı Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün, Yargıtay'ca incelenmesi davacı tarafından istenilmekle, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşılmakla, dosya incelendi, gereği görüşüldü:Davacı vekili, müvekkilinin davalıya ait kuaför salonunda 01/06/2009- 07/03/2011 tarihleri arasında ça Avukatın takip kesinleştiği halde alacağın tahsili için gereken diğer işlemleri yapmaması görevi kötüye kullanma suçunu oluşturur İlk derece mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:Suç tarihinde Ankara Barosuna bağlı avukat olarak çalışan sanığın, 13/10/2008 tarihli vekaletname ile katılanın K.. ve T.. Köyü tüzel kişiliklerinden olan alacağının tahsili amacıyla vekilliğini üstlendiği, Po Yargıtay Yargıtay Karar Arama Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Arama Yargıtay Ceza Dairesi Kararları Arama Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır ? Yargıtay Daire Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Yerel Mahkeme Bilgileri İle Dosya Sorgulama Yargıtay Kanunu Yargıtay İş Bölümü Yargıtay Haberleri Karar Arama Yargıtay Kararları Yargıtay Hukuk Dairesi Kararları Yargıtay Ceza Dairesi Kararları BAM Kararları Danıştay Kararları Anayasa Mahkemesi Kararları Uyuşmazlık MAhkemesi Kararları Karar Arama Nasıl Yapılır? Emsal Karar ve Emsal Karar Arama Nedir? Yargıtay Karar Arama Nasıl Yapılır? BAM Karar Arama Nasıl Yapılır? Danıştay Karar Arama Nasıl Yapılır? Anayasa Mahkemesi Karar Arama Nasıl Yapılır?