Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1656 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 6202 - Esas Yıl 2009
Tebliğname No: 1 - 2009/125186MAHKEMESİ : Şanlıurfa 1.Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO: 25/11/2008, 2007/173 (E) ve 2008/283 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1-Gerekçeli karar başlığında sanık Mustafa'nın doğum tarihinin 31.03.1988 yerine 31.08.1988 olarak yazılması mahallinde giderilmesi mümkün yazım hatası olarak değerlendirilmiştir. 2-Sanık Mustafa hakkında mağdur-katılan Ahmet'i kasten silahla yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün incelenmesinde; Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın suçunun sübutu kabul, takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle değerlendirilip kısmen reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde eleştiri ve bozma nedenleri dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin meşru savunmaya, haksız tahrikin derecesine yönelen, mağdur-katılan Ahmet vekilinin sanığın eylemini gasp amacıyla gerçekleştirdiğine ilişen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Mağdur-katılan Ahmet hakkında, 01.10.2007 tarihinde Beyin Cerrahi Uzmanı Dr. S. Ş. tarafından Şanlıurfa Devlet Hastanesi'de düzenlenen kesin raporda, mağdurun yarasının yaşamını tehlikeye sokacağı, yüzde sabit ize neden olacağı, kafadaki travmanın hayati fonksiyonlarına etkisinin orta derecede olduğu, duyu ve organ kusuru yaratabileceği ve basit bir tıbbi müdahale ile giderilemeyeceği bildirilmesine rağmen, Harran Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı'nda düzenlenen 04.02.2008 ve 02.07.2008 tarihli raporlarda ise mağdurun yarasının yaşamını tehlikeye sokan nitelikte olmadığı, yüzde sabit iz bırakmadığı, vücutta kemik kırığına rastlanmadığının belirtilmesi karşısında, raporlar arasındaki çelişkinin giderilerek, her bir yara ile ilgili olarak Adli Tıp Kurumu İhtisas Kurulu'ndan TCK.nun 86 ve 87 maddeleri kapsamında rapor aldırılması ve sonucuna göre sanık Mustafa'nın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken, eksik soruşturmaya dayalı olarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve mağdur-katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak (BOZULMASINA), 04/03/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.