Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1650 - Karar Yıl 2011 / Esas No : 5598 - Esas Yıl 2010





TEBLİĞNAME : 1-B/2010/202034MAHKEMESİ :(KÜTAHYA) Birinci Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO :21.01.2010 - 226/14SUÇ :Eşi öldürmekten Eşi E.. U..'yu öldürmekten sanık E.. U..'nun yapılan yargılanması sonunda: Hükümlülüğüne ilişkin (KÜTAHYA) Birinci Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 21.01.2010 gün ve 226/14 sayılı hüküm resen temyize tabi olmakla beraber duruşmalı olarak Yargıtay’ca incelenmesi sanık müdafii tarafından da istenilmiş olduğundan dava dosyası C.Başsavcılığından tebliğname ile Dairemize gönderilmekle: duruşmalı olarak incelendi ve aşağıdaki karar tesbit edildi. TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Oluşa ve dosya içeriğine göre; Olay tarihi itibariyle sanığın işlediği fiilin anlam ve sonuçlarını algılama ve davranışlarını yönlendirme yeteneğinde bir azalmaya yol açacak şekilde bir akıl hastalığı veya zeka geriliğinin bulunduğuna ilişkin soruşturma ve kovuşturmanın hiçbir aşamasında savunmada bulunulmadığı gibi, sanık hakkında bu konuda yargılamayı gerçekleştiren mahkemenin de herhangi bir gözleminin mevcut olmadığı anlaşılmakla, suç tarihi itibariyle sanığın ceza ehliyetinin araştırılması gerektiğine yönelen tebliğnamedeki (2) nolu bozma öneren düşünce benimsenmemiştir. 2-a) Hükme esas alınan 14.07.2009 tarihli ölü muayene ve otopsi tutanağında doktor bilirkişi Esra Güner’e yemin verdirilmemesi suretiyle, CMK.nun 64/6.maddesine, b) Hükmün esasını teşkil eden kısa kararın tefhim edildiği 21.01.2010 tarihli oturuma ait duruşma tutanağının 1. ve 2. sayfalarının zabıt katibi tarafından imzasız bırakılması suretiyle CMK.nun 219. maddesine, Aykırı davranılması, Usule aykırı olup, sanık müdafiinin duruşmalı incelemede ve temyiz dilekçesindeki temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, re’sen de temyize tabi hükmün diğer yönleri incelenmeksizin kısmen tebliğnamedeki düşünce gibi (BOZULMASINA), 21.03.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi.