Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1617 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5743 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No: 1 - 2013/33390MAHKEMESİ : Çanakkale Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO: 23/11/2012, 2012/39 (E) ve 2012/425 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Metin’in mağdur Mustafa’ya yönelen eyleminin sübutu kabul, takdire ve tahrike ilişen cezayı azaltıcı sebeplerin niteliği ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre bozmaya uyularak verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, katılan vekilinin haksız tahrik ve takdiri indirim hükümlerinin uygulanmaması gerektiğine, sanık müdafiinin meşru savunmaya vesaireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine; Ancak; Oluşa ve dosya içeriğine göre; öncesinde sanıkla mağdur Mustafa arasında hukuki anlaşmazlık bulunduğu, olay günü Mustafa’nın yanında mağdur Şeref olduğu halde kahvehanede oturup televizyon seyrettikleri sırada, sanığın aynı kahvehaneye gelip Mustafa’nın kolundan tutarak “seninle görüşelim” dediği, Mustafa’nın görüşmeyi ret ederek ayağa kalkıp sinkaflı sözlerle hakaret etmesi üzerine de aralarında çıkan tartışmada sanığın, bıçakla vurarak mağduru sol lomber bölgeden isabetle, diafragma, dalak ve mide laserasyonu ile diafragmanın alınması sonucu yaşamını tehlikeye sokacak ve organlarından birinin işlevinin sürekli yitirilmesi niteliğinde olacak şekilde yaraladığı, Şeref’in araya girerek sanığa engel olmaya çalıştığı ancak sanığın bıçakla vurarak Şeref'i de sağ uyluk bölgesinden yaraladığı, Mustafa’nın ise eline geçirdiği sandalye ile hamle yaparak başkaca vurmasına engel olmaya çalıştığı, sonrasında kahvehanede bulunan kalabalığın müdahale ederek elinden bıçağı almaları üzerine sanığın kaçarak uzaklaştığı olayda; Kullanılan silahın elverişliliği, hedef alınan vücut bölgesi, darbelerin şiddeti ve engel durum birlikte dikkate alındığında, sanığın açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu anlaşıldığı halde, kasten öldürme suçuna teşebbüsten TCK.nun 35.maddesi uyarınca üst sınıra yakın bir ceza verilmesi yerine yazılı şekilde suçun niteliğinde yanılgıya düşülerek, kasten yaralamadan hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, Cumhuriyet Savcısı ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 17/03/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.