Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 1604 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 5382 - Esas Yıl 2010





Tebliğname No: 1 - 2010/207507MAHKEMESİ : Ankara 2. Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO: 08/11/2007, 2006/348 (E) ve 2007/339 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA 1- Sanığın sabıka kaydındaki ilamların tekerrüre esas olup olmadığının karar yerinde tartışılmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 2- Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığın mağdura yönelik "kasten yaralama" suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç niteliği tayin, takdiri indirim nedeninin niteliği takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre kurulan hükümde bozma ve eleştiri nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanık müdafiinin sübuta yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak; a) Dosya kapsamına göre, sanığın, mağdurun evinin önünde maytap patlatması nedeniyle kendisini uyaran mağdurun yüzüne yakın mesafeden soda şişesi fırlatarak yüzünde sabit iz oluşacak, hayati tehlike geçirmesine neden olacak, basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek, Ağır (4 ).derece kemik kırığı oluşturacak şekilde yaraladığı olayda; sanık hakkında TCK'nun 86/1, 87 /1-c-d-son, 62 maddeleri gereğince TCK'nun 44. maddesinde düzenlenen fikri içtima kuralları gözetilerek, kasten yaralama suçlarında birden fazla nitelikli halin birleşmesi durumunda en ağır cezayı gerektiren suçtan hüküm kurulması gerekirken, kemik kırığının ancak teşdit nedeni sayılabileceği gözetilmeksizin, TCK'nun 86/1, 87/1-c-d-son maddesinin uygulanmasından sonra belirlenen 4 yıl hapis cezası üzerinden uygulanma olanağı bulunmayan TCK'nun 87/3 maddesi uyarınca da 1/2 oranında artırım yapılarak 6 yıl hapis cezasına hükmolunması suretiyle sanığa fazla ceza tayin edilmesi, işlediği halde uygulanmaması, b) Sanık suçu silahtan sayılan soda şişesi ile sanık hakkında TCK'nun 86/3-e maddesinin uygulanması, Bozmayı gerektirmekle, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, CMUK'nun m. 326/son gereğince ceza miktarı yönünden sanığın kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydı ile hükmün tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak (BOZULMASINA), 28/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.