Tebliğname No: 1 - 2009/210464MAHKEMESİ : Çarşamba Ağır Ceza MahkemesiTARİHİ VE NO: 20/05/2009, 2009/22 (E) ve 2009/115 (K)SUÇ : Kasten yaralama TÜRK MİLLETİ ADINA Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık Mustafa'nın eyleminin sübutu kabul, takdire ilişen cezayı azaltıcı sebebinin nitelik ve derecesi takdir kılınmış, savunması inandırıcı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bozma nedeni dışında isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık müdafiinin tahrikin varlığına, cezada teşdit uygulanamayacağına, TCK.nun 50. Ve CMK.nun 231.maddelerinin uygulanması gerektiğine yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, Ancak; Sanık Mustafa'nın daha önce İstanbul'da yaşadığı, borçlarının artması nedeniyle sıkıntıya düştüğü, babası olan mağdur Ahmet'in, borçların ödenmesinde yardımcı olacağını söyleyerek köye dönmesini teklif ettiği, Mustafa'nın da köye dönerek Ahmet ile aynı binada farklı dairelerde yaşamaya başladığı, Ahmet'in, yeterli maddi desteği sağlamadığı gerekçesi ile Mustafa'nın ilçede tanık İ.. D..'ın yanında işe girdiği, çalıştığı dönemde tanık İsa'ya da borçlandığı, bu işten de babasının isteği ile çıktığı, olay günü çalışmak için istanbul'a gitmeye karar verdiği, bunun üzerine mağdur Ahmet'in sanığın İstanbul'a gideceğini tanık İsa'ya söylediği, tanığın da sanık Mustafa'nın borçlarını ödemeden kaçacağını düşünerek Mustafa'yı yanına çağırdığı ve alacağını istediği, aralarında tartışma çıktığı, bu kızgınlıkla eve dönen sanığın mağdurun bulunduğu odaya girerek babası olan mağdur Ahmet'e saldırdığı, yengesi E.. A..'ın engellemesine rağmen üzerindeki ruhsatsız tabanca ile Ahmet'e bir el ateş ederek, kafada tepe orta bölgede giriş, aynı bölgenin 5 cm gerisinde çıkış olacak şekilde yaraladığı, yaralanması nedeniyle mağdurun hayati tehlike geçirmediği, mağdur üzerindeki etkisinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek nitelikte olduğunun belirlendiği, mağdurun yaralandığını gören sanığın olay yerinden tabancası ile birlikte kaçtığı olayda, kullanılan vasıtanın elverişliliği, atış mesafesi, hedef alınan bölgenin ve yaranın niteliği ile meydana gelen zararın ve tehlikenin ağırlığı birlikte dikkate alındığında, sanığın fiili ile açığa çıkan kastının öldürmeye yönelik olduğu, bu nedenle kasten üstsoyu öldürmeye teşebbüs suçundan cezalandırılması gerektiği düşünülmeden, suç vasfının yaralama olarak kabul edilmesi, Yasaya aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazlarının bu itibarla kabulüyle, sanığın CMUK.nun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı yönünden kazanılmış hakkı saklı kalmak kaydıyla sanık Mustafa hakkında yaralama suçundan kurulan hükmün tebliğnamedeki düşünce hilafına (BOZULMASINA), 27/02/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.